El İnsaf..! Minel Vicdan..!

İlimizde 24 Ocak'ta meydana gelen depremde 14 kişinin hayatını kaybettiği Dilek ve Petek Sitesi'nin olduğu bölgede, 9 bloklu 179 konut yaklaşık 3 ay önce tamamlandı. Konutların tamamlanmasına rağmen anahtar tesliminin geciktiğini ve sürekli ertelendiğini söyleyen hak sahipleri bu durumdan şikayetçi olduklarını ve formalite icabı birkaç aileye anahtar teslimatı yapıldığını iddia etti. Cumartesi günü evlerin teslimatının gerçekleşeceğini duyurulmasıyla konutlara giden depremzedeler, yine eli boş döndü.

El İnsaf..! Minel Vicdan..!

24 Ocak’ta meydana gelen 6.8 şiddetindeki depremde Elazığ’da 20 binden fazla yapı hasar gördü.  İlimizde de hasarlı yapıların inşa edilmesi için çalışma başlatıldı. Bu kapsamda ilk temel depremde 14 kişinin hayatını kaybettiği Dilek Sitesi’nin olduğu yerde atılarak başladı. Yıkımların tamamlanmasının hemen ardından başlayan çalışmalarda 9 bloklu 179 konut 7 ayda tamamlanarak depremzedelere verilecek duruma geldi. Yaklaşık 3 aydır farklı bahaneler ile konutların depremzedelere teslim edilmemesini Elazığ Fırat gazetesi'nde  ‘KONUTLAR TAMAM, BEKLEYİŞE DEVAM!’ başlığı ile gündeme gelmişti.

Pandemi ve depremden sonra en dibi yaşayan Elazığ ve Elazığ halkı hayal kırıklıklarına bir yenisini hafta sonu teslim edilmeyen anahtarlarla ekledi. 130-140 metrekare olan evlerinin 90 metrekareye düşmesini bir tarafa bırakan, hak sahipleri kura sistemi denilen adalet dışı bir uygulamayla evlerine geçmek istediler ama o bile çok görüldü. Devlet ve siyaset ehli kişiler ordaydılar ancak başlar öne eğildi. 

Elazığ haklı geçtiğimiz günlerde hakkını aramak için sosyal medyada SAHİPSİZ ELAZIĞ dediği için kimileri hain ilan etti kimileri kan testi istedi. Ama herkes son olaylarla takdir etti ki ELAZIĞ GERÇEKTEN SAHİPSİZ

Vatandaşların dilinde hep aynı soru. Aynı durum başka bir ilde olsaydı onlar da bu kadar ezilip mağdur edilecekler miydi?

VEKİL BULUT DUYURMUŞTU!

Geçtiğimiz günlerde Elazığ Milletvekili Metin Bulut ve Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları TOKİ  Başkanı Ömer Bulut’u ziyaret etti.  Ziyaret sonrasında sosyal medya hesabından açıklama yapan Bulut, Dilek ve Petek Sitelerinde ev teslimatlarına cumartesi gününden itibaren başlanacağını duyurmuştu. Cumartesi günü hak sahipleri evlerini teslim almak için gittiklerini ve saatlerce beklemelerine rağmen anahtarlarını alamadıklarını söyledi. Evlerine bir türlü kavuşamadıklarını dile getiren depremzedeler, kendilerini oyaladıklarını, dertlerini anlatacak muhatap bulamadıklarını ve yalanların sonunun bir türlü gelmediğini dile getirdi. Cumartesi günü evlerin teslimatının gerçekleşeceğini duyurulmasıyla konutlara giden depremzedeler,  yine eli boş döndü. Valilik tarafından basına servis edilen ve siyasilerin sosyal medyalarından paylaşılarak konut sahiplerine anahtar teslim edildiğinin formalite olduğu iddia edildi. Öte yandan konut sahipleri tarafından tam bir skandal olarak görülen kura çekiminden dolayı kargaşa çıktığı ve yönetimin ne yapacağını bilmediği öne sürüldü.

ANAHTAR TESLİMİ İÇİN GELDİLER AMA SADECE BİR KAÇ KİŞİYE ANAHTAR VERİLDİ

Anahtar teslim edilecek dediler bir hevesle gidip artık evimize kavuşacağız dedik ama yine eli boş döndük anahtar sadece bir kişiye verildi ifadelerinde bulunan Vildan Gürsu; “Üç ay oldu konut yapımları bitti biz ise evlerimiz olduğu halde hala kiralardayız boşa para ödüyoruz. Yetkililer anahtarlar teslimi için geldiler ama sadece bir kişiye verildi. Evim birinci kattaydı ama yerden bayağı yüksekti şimdi ise yere bitişik yağmur yağmış olsa kış ayında o rezaleti nasıl yaşarım evimin içi su dolacak bunu yaparken planlarken hiç mi görmediler” dedi.

ZATEN EŞİMİ KAYBETTİM, ACIMA ACI EKLİYORLAR

Bu derece sadece yapmak için yapmışlar evleri. İnşaat yapıldığı zamanda da her defasında gittik kendilerini bırakmadıklarını iddia eden Gürsu; “Her bloğun zemin katının müteahhit kendisi için ayırdığını söyledi benim evim birinci kattayken şimdi bodrum kata attılar beni. Beş katlı binanın dört katı kuraya tabi tutulacak denildi zemin ise müteahhit sahipliğinde olacak tamam dedik zaten itiraz hakkımız yoktu. Zaten eşimi kaybettim acıma acı ekliyorlar. Bilgi almak istedik her defasında dilekçe yazmamızı dediler gönderdiler” ifadelerini aktardı.

HERKESE ANAHTARLAR VERİLECEK DENİLMİŞTİ AMA YİNE KANDIRDILAR!

Gürsu; “Anahtar teslimatına gittik herkese anahtarlar verilecek denilmişti ama yine kandırdılar! Biz gittiğimizde kimseden bilgi alamadık yine bir görevli vardı kendisine sordum oda hiçbir şey bilmediğini söyledi. Kalabalıktı hepimiz evimize kavuştuk artık gittik baktık ev sadece bir kişiye verildi hala daha ne için bekliyorlar eğer düşündükleri bir şey varsa bizimle de paylaşsınlar bizde bilelim çözülmeyen sır nedir” sözlerine yer verdi.

KENDİ EVİMLE REZİL OLDUM

Basın yoktu kimse içeri giremedi ifadelerinde bulunan Gürsu; “Oğlum normal ev videosu çekecekti müdahale edildi. İtiraz edenler vardı çünkü kendi evlerimizde kendi katımızda kalmak istiyoruz niye herkesin dairesi değiştirildi. Böyle bir şeyi neye dayanarak yaptılar anlamıyorum kimse bize bir şey sordu mu? Ben buna razı mıyım acaba kendi evimle rezil oldum. En başından en sonuna kadar cumartesi günü boşuna bekledik durduk o kadar insan artık evime gideceğim diye mutlu oldu hem de o kadar acının üzerine yeniden bir yaşam kurmak için gittik ama yine kandırıldık daha ne kadar kandırılacağız?” dedi.

FORMALİTEDEN ANAHTAR VERDİLER HER ŞEY GÖSTERMELİKTİ

Gürsu; “Depremde evim yıkılınca tapumda içinde gitti bana hak sahipliği dahi vermediler en başta sistem üzerinde illaki vardır tapu ama böyle bir durumu da yaşadım. Bizimle kimse görüşmedi içeri girdiler bir kişiye formaliteden anahtar verdiler her şey göstermelikti. O katta ki görevli dahi dedi bir bilgim yok diye hiç kimsenin ağzından tek kelime dökülmüyor bu nasıl bir iş çok şey mi istiyoruz bize bizim olanı verin evimizi verin zaten hem küçültüldü evlerimiz kimse kendi katında değil bu kadar kötü işe rağmen ne kadar uzatacaksınız” dedi.

YALANLAR NE ZAMAN SONA ERECEK!

Sözlerine devam eden Gürsu; “İtiraz edenlerden bir kadın çıkışta bekledi bizde vali yardımcısına gittik ama söyledikleri şeyler hepsinin aynı dilekçe yazın diyorlar bende biliyorum o dilekçeler boş yazıyorum ama boşa gidecek bu yalanlar ne zaman sona erecek? Ben bunu çok merak ediyorum. Oyalıyorsunuz sürekli ama nereye kadar nerdeyse bir yıl olacak yetmedi mi artık. Hepimize evlerinizde olacaksınız denildi kendi katımızda olacağımızı söylediler. Sonradan nasıl olduysa tutup kurayı ortaya attılar niye ben başkasının yerinde olayım başkası benim evimin yerinde olsun! Bu ne kadar doğru ne kadar yanlış vicdanı merhameti yok mu? Bu kadar insan perişan” ifadelerini aktardı.

BİRİNCİ KATTAKİ EVİM BODRUM OLMUŞ

Gürsu; “Eşimi kaybettikten sonra kendimi toparlamam zaman aldı ama şimdi bakıyorum da benim olan başkasına verilmiş başkasının bana verilmiş. İlk temeller atıldıktan sonra benim birinci kattaki evim bodrum olmuş ben o kattayken nasıl zemine sıfır ev sahibi oluyorum ki. Tekrar gidip sorduk oralar müteahhitin ikinci kattan sonrası da kura olacak diye söylenildi. Ben komşumun evinin olduğu yerdeyim komşum ayrı yerde böyle saçmalık olamaz. Müteahhite ait olacak denildi ama şimdi daire oldu nasıl çelişki içinden çıkılmıyor?” iddiaların da bulundu.

DERDİMİZİ ANLATACAK MUHATTAP BULAMIYORUZ

Hevesle temizlik malzemelerimi alıp gittim evimi temizlerim diye ama evimizde, elimizde yok sözleriyle iddialarına devam eden Gürsu; “Usandım hep yalan doğru olan bir şey yok şu gün bugün diyerek oyalıyorlar üç aydır bekliyorum evime gideyim ama bekleye bekleye artık bizi bıktırdılar. Her yere başvuruda bulunduk gidiyoruz geliyoruz ortada söyledikleri tek şey dilekçe yazın verin o dilekçelerde bizi susturmak için bunun da farkındayız. Aslında artık kimseyle görüşmek konuşmakta faydasız derdime derman mı olacaklar istediğin kadar konuş dur kendi bildiklerini çevirip duruyorlar. Sen gidip derdini bir anlat bakalım diyorlar kaç defa daha gideyim bu yaşta ortada kaldım. Ne sabrım kaldı nede derdimi anlatacak kimsem herkes bize dilekçe diyor” dedi.

SUSTURMAK İÇİN ANAHTARLARI VERECEĞİZ DEDİLER, HER ŞEY FORMALİTE

Gürsu; “Cumartesi dediler evlerin anahtarı verilecek gittik ortada anahtar falan yok susturmak için anahtarları vereceğiz dediler her şey formalite. Bahaneler hep bahaneler bize gerçekte bir şey yok topladılar veririz susarlar diye ama bu insanların acısı var zaten niye böyle yapıyorlar yazık günah değil biz bize hiç mi vicdanları sızlamıyor. Tekrar kış geliyor o tarihe gidiyoruz üç ay öncesinde bitmiş evler bugün verilir dediler o gün gittik vermediler vermiyorlar da. Ev yapıldı bitti gitti dedik ama şimdi de bitmek bilmeyen bekleyiş içerisindeyiz. Biz acılıyız ama acımız katlanıyor o kadar canlar gitti burada güle oynaya kimse gelmiyor evlere mağdur olmamak için yaşam davam ediyor boşuna neden kira vereyim evim burada duruyorken. Benim evim boş ama anahtarı bende değil. Benim gibi veya benden daha mağdur olanlarda var öğrencisi olan doğru düzgün çalışmayan biz işin oyununda değiliz bugün yarın demeyin verin günden güne oyalamayın diyoruz. Söylenmekten yorulduk ama sesimizi duyan yok” ifadelerinde bulundu.

PLASTİK LEĞEN İÇERİSİNDE KURA ÇEKİLDİĞİNİ GÖRDÜM

İçerde ne yaptılar ne ettiler ne çevirdiler bilmiyoruz diyerek iddialarda bulunan Gürsu; “Biz dışarda her şeyden habersiz anahtarı alacağız diye beklerken her şey içerde olup bitmişti. Kuraya göre yerleştiriyoruz demeleri de ayrı bir durum biz ona da razıyız dedik ama yeter ki evimize girelim artık ben ilk defa plastik leğen içerisinde kura çekildiğini gördüm. Kendi katında kendi bloğunda olunacak denildi kura dedikleri şey de bir değişikti” dedi.

SADECE HAKKIM OLANI İSTİYORUM!

Kura çekiminden memnun olmadıklarını dile getiren ismini vermek istemeyen bir  hak sahibi; “Bizim mağduriyetimiz şöyle önceden birinci katta oturuyorduk şimdi ise bizi zemin katına atmışlar. Zemin katıda yerle bir yapmışlar. Bodrum katı gibi.  Evler yapılmadan önce herkes kendi dairesinde kalacak dediler, daha sonra kura çekimi yapılacak denildi. Ben kura çekimini istemedim kendi dairemde kalmak istiyorum. Neden beni hem zemin katına hem de arka tarafa attılar. Adamlar, 38 yıldır arka tarafta yaşamış kalkıp depremi fırsat bilip kura çekelim diyor. Fırsatçılık yapıyorlar. Bizim devlet büyükleri neden böyle bir şeyi kabul etti. Herkes kendi dairesinde kalsın istiyoruz. Bazı komşularımız çok baskı yaptılar. Sayın bakanımıza, valimize çok baskı yaptıkları için kura çekimine gidildi. Ben kimsenin hakkını istemiyorum, kimsenin evinde de kalmak istemiyorum. Ben sadece hakkım olanı istiyorum” şeklinde konuştu.

BENİM TORPİLİM ALLAHTIR

Kura çekiminde torpil olduğunu iddia eden hak sahibi; “Bizim eski evimiz birinci kattı ve yüksekteydi. Şimdi zemin katını verdiler bize, çok alçak. Zamanında da itiraz ettik ama kimse oralı olmadı.  Bodrum katıyla eş değerde şuan. Çok değişik bir dağıtım oldu. Herkesin kendi dairesi verilmesi lazımdı ki komşular da bir birine girmeyeydi. Şimdi biz komşularımızla bir tartışma içerisindeyiz. Böyle yaparak komşularımızla aramıza girmiş oldular. Neden şuan bu tartışmanın içerisindeyiz. Kötü bir süreçten geçiyoruz. Ben kimseye de rica etmedim, benim torpilim de yok ben daha güzel bir yere geçmek istiyorum demedim de. Benim torpilim Allahtır.  Allahtan her şeyin hayırlısını istedim. Sadece eski yerimi istiyorum” ifadelerine yer verdi.

BİZE CUMARTESİ GÜNÜ ANAHTAR TESLİMİ YAPILACAĞINI SÖYLEDİLER

“Saatlerce beklememize rağmen anahtar teslimimiz olmadı” diyen hak sahibi; “Hepimiz saatlerce bekledik ama anahtarımızı yine alamadık. Benim bildiğim kadarıyla cumartesi günü sadece üç kişiye anahtar teslimi yapıldı. Herkes tepkili belki de o yüzden anahtar teslimatı bu kadar gecikiyor. Bizleri bu kadar oyalıyorlar. Ben bu kura çekimine anlam veremiyorum. Zemin katındaki dördüncü kata gidiyor, evi ön tarafta olan üçüncü, dördüncü kattakilere zemin kat verilmiş. Bu haksızlıktır. Kura çekimi yapılmamalıydı. Zaten kura çekimini de istemiyorduk. Anahtarlarımızı teslim etmemelerinin sebebi belki de kura çekiminden memnun olmayan bizler ve kargaşa çıkacağındandır” dedi.