Milletvekili Gürsel Erol'dan kritik açıklamalar

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Elazığ Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Gürsel Erol, kentimizin gündemine ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. İlimiz açısından son derece karamsar bir tablo çizen Vekil Erol 'Elazığ'da ortak akıl oluşturmalıyız. Böyle giderse Elazığ perperişan olacak ve bölgesinin en geri kalmış ili olma riski ile karşı karşıya kalacak' dedi.

Milletvekili Gürsel Erol'dan kritik açıklamalar

Haber Detay Görseli

CHP Elazığ Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Gürsel Erol, Fırat Gazetesi'ne özel bir açıklama yaparak ilimize yönelik bir takım değerlendirmelerde bulundu. Vekil Erol açıklamasında ilimiz yetkililerine seslenerek,  yetkililerin ilk olarak depremzedelerin mağduriyetlerini gidermesi gerektiğini belirterek ardından ise pandemi sürecini insanlarımızın en az zararla atlatması adına gerekli tüm tedbirleri alması gerektiklerini ifade etti. İşte Vekil Erol’un değindiği konuların ayrıntıları…

VEKİL EROL’DAN, İKTİDAR KANADI, BİLGİ KİRLİLİĞİ OLUŞTURDU İDDİASI!

Vekil Erol; “Bizler 24 Ocak Depreminden sonra Elazığ’ın sorunlarına kalıcı ve köklü çözümler getirilmesi ile ilgili sürekli önerilerde bulunduk. İktidar kanadı bizim söylemlerimizi farklı algılayarak, kamuoyuna da bunları farklı anlatarak bilgi kirliği oluşturdu” dedi.

“VATANDAŞIN MAĞDURİYETİ GİDERİLSEYDİ DE BİZ HAKLI ÇIKMASAYDIK”

“Yine son noktada bizler haklı çıktık” diyerek Elazığ’ın bir çok sıkıntısı olduğunu aktaran Vekil Erol;  “Keşke bizler haklı çıkmasaydık. Vatandaşların sorunları ve mağduriyetleri çözülmüş olsaydı. Zaman zaman bizim bu söylemlerimiz Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası ve bazı Sivil Toplum Örgütlerinin sözleri ile örtüştü. Çünkü bir konuyla ilgili doğru bir tespit yapacak olursanız buna illa ki siyasî bir bakış açısıyla bakmanız önemli değil. Konunun uzmanlığı açısından Sivil Toplum Örgütlerinin de bu konudaki yetkin insan bakışları açısı ortak noktada buluşuyor” dedi.

“ELEŞTİRİ YAPANLAR, KENTE İHANETLE SUÇLANIYOR!”

Sözlerini sürdüren Vekil Erol; “Ben de bundan dolayı zaman zaman bu kurumların yaptığı açıklamalara destek oluyorum. Çünkü son derece kentin sorunlarını bilimsel ve teknik verilere dayalı açıklamaktalar. Ama ne yazık ki iktidar partisi kanadı kendisine yönelik bir eleştiri geldiğinde bakın burada bir eksiklik var denildiğinde bunu nasıl çözeriz yerine; onları da suçlayıcı bir dil kullanıyor ve bu kişiler kente ihanet suçuyla suçlanıyor. Halbuki geldiğimiz son noktada kente ihanet edenler, kentin kaderiyle oynayanlar ve fakir fukaranın rızkı ile oynayanlardır. Bütün kamuoyu da biliyor benim kimleri kastettikleri mi?” dedi.

“BU DAHA ELAZIĞ’IN İYİ GÜNLERİ”

Elazığ’ın çok kötü bir halde olduğunu aktaran Veķil Erol, “Samimiyetimle söylüyorum. 24 Ocak Deprem sonrası ve koronavirüs süresinden kaynaklı inanılmaz bir mağduriyeti daha yeni yeni yaşamaya başladık bu daha Elazığ’ın iyi günleri.  Daha yeni yeni sıkıntılar yaşanmaya başlandı. Bence Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Asilhan Arslan’ın örnek alınması gereken bir açıklaması var. Çünkü kendi sektörü ile sorunları en iyi bilen, sorunları tespit eden ve çözüm önerisi oluşturan biri kendileri. Kentte iyi bir başarı hikayesi oluşturmuşlar” dedi.

“İSTİHDAM ALANLARININ ARTTIRILMASI GEREKİRKEN, TERSİ BİR DURUM VAR!”

Vekil Erol, sözlerini geçtiğimiz günlerde oda tarafından hazırlanan rapora da getirerek;  “Bu raporda çarpıcı veriler yer alıyordu. Düşünün kentte 2019 yılında 7 bin 241 özel sektör işletmesi varken; bu şu anda 4 bin 844”e düşmüş. Bu çok ciddi bir düşüş. Ayrıca 2019 yılında kent genelinde 50 bin 77 kişi çalışırken şimdi 34 bin 837’ye düşmüş çalışan sayısı. Sürekli istihdam alanlarının arttırılması gerekirken, tersi bir durum var. Biz de neredeyse %30 ya da %40 ‘lık bir düşüş var” şeklinde konuştu.

“İL OLARAK; HENÜZ PANDEMİNİN KAYIPLARINI GÖRMEDİK!”

“Üstelik daha bu işin başındayız” diyen Vekil Erol; “Henüz koronadan kaynaklı sancılı süreçleri de yaşamadık. Şu anda sadece depremden kaynaklı sorunları yaşıyoruz. Eylülden itibaren de pandeminin de kayıplarını göreceğiz. Bu sayılar daha da artacak” diyerek gelecek günlere ilişkin de karamsar bir tablo çizdi.

“KENTİN KAYIPLARI SÜREKLİ ARTIYOR”

“Aynı zamanda kente giren para da azalmış” diyen Vekil Erol; “2019 yılının ilk altı ayında ihracat 112 milyon dolarken,2020 yılının ilk altı ayında ise; 75 milyon dolara düşmüş. Müthiş bir kayıp. Kentin kayıpları sürekli artıyor. İşsizlik sürekli büyüyor. Yeni işletmeler ise açılmıyor. Hizmet sektöründe inanılmaz bir işsizlik ve ekonomik bir kayıp başladı” ifadelerini kullandı.

“DEPREM KONUTLARININ KREDİLERİ ÖDENMEYE BAŞLANDIĞINDA ŞEHRİN 240 MİLYON TL KAYBI OLACAK!”

Deprem konutlarının ödemesi başladığında il olarak daha sancılı süreçler içerisine gireceğimizi ifade eden Vekil Erol; “Deprem konutlarının kredileri ödenmeye başlandığında Elazığ daha ciddi çöküntüye girecek. Şehre yeni ekonomik girdiler sağlamamız ve kente para sokmamız gerek. Ticaretimizin günlük hareketlenmesi için kentte sıcak paraya ihtiyaç varken düşünün Elazığ’a yeni konut yapılıyor ama ortalama bin TL herkesten kesilecek. Kredi miktarları sene de 240 milyon TL. Bunun Elazığ’a girmesi gerekirken Ankara’ya gidecek. TOKİ de kalacak. TOKİ’de bunu müteahhitlere verecek. Elazığ’ın 240 milyon TL kaybı olacak. Bu konutların temsilinde yaşanacak süreçler daha pandemiyi konuşmuyoruz. Bu kentte ekonomi inanılmaz sarsacak ve işsizliği arttıracak.  Bunları bas bas bağırıp söylüyoruz. Bunları parlementoda gündeme getiriyoruz. Tv’lerde gündeme getiriyoruz. Ulaşabildiğimiz her platformda medya aracılığıyla gündeme getiriyoruz. Ama müthiş bir inatla ve dirençle karşı karşıya kalıyoruz” ifadelerini kullandı.

“DERS ALMIYORUZ, DİKEY MİMARİYE GİDİYORUZ!”

“Bir de Elazığ’da sorun yok deniliyor” diyen Vekil Erol; “Elazığ’da her şey yolunda deniliyor. Yalanla ve dolanla bu iş yürütülüyor. Ama nereye kadar? Yazık günah fakir fukaraya köylülerin konutlarında da problemler var. Bakanlık bürokratlarıyla görüşüyoruz. Her seferinde bize bir şey söyleniyor. Arkasından başka bir şey söyleniyor. Sadece oyalamaktan ibaret. Elazığlı hemşehrimiz Prof. Dr. Naci Görür, uyarıyor. Elazığ’ımız da binalar yorgun Elazığ büyük bir risk artında binalar ya hasarlıdır ya da hasarsızdır. Bu artçı depremlerden dolayı binaların daha bir yorulduğunu ifade ediyor ama biz hala kat arttırıyoruz ve dikey mimariye gidiyoruz. Çevre illerdeki olacak depremlerin bize yansıması daha büyük olabilir. 24 Ocakta 3 bina yıkıldı. Biz 3 binanın enkazını 15 günde kaldıramadık. Biz bundan da ders almıyoruz. Bu noktada doğru bir planlama yapmıyoruz” ifadelerini kullandı.

“YETKİLİLER, SORUNLARIN ÇÖZÜMÜNE KATKI VERMELİ”

Sözlerine devam eden Vekil Erol; “Elazığ Valisi Erkaya Yırık’a sesleniyorum. 3 ya da 5 ay ildeki konulara hakimiyet süreci yaşayacak. Ama ilin belediye başkanı ilin milletvekilleri ve ilin sivil toplum örgütleri bu konunun çözümüne katkı vermeli. Ya da çıkıp bizim bakanlıklar üzerinde etkimiz yok. Ne bilgi veriliyorsa onu aktarıyoruz diyebilirler. Söyledikleri şeylerin arkası doğru çıkmıyor. Şimdi köylerde evleri 360 bin TL’ den 240 bin TĹ ye düşürdüler. Ama bu parayı köylüler nasıl ödeyecek? Hayvanlarına yem bile alamıyorlar. Nasıl ödeyecek toplulaştırma demişler bu köylünün işine gelmez. Köylünün bağı ve bahçesi var. Adam 150 bin TL’lik ben ev yapacağım bu konuda bana senet yapın demekte. Ben inşaatımı kendim yaparım. Bundan vatandaşlar da kazanır devlette “ifadelerini kullandı.

“ELAZIĞ KENDİ KADERİNE TERK EDİLMİŞ”

“Elazığ’da sorunlar yumak gibi” diyen Erol; “Ben sorunları anlatmaktan ve sürekli aynı şeyleri konuşmaktan yoruluyorum. Bizim kentte anlatacak hiç güzel bir şey olmaz mı? Hiç güzel bir gelişme yok mu? Tunceli’ye nurnamet Elazığ a göre. Tunceli’de orman yangını birinin kaybı gibi vakalar var.  Bunlar da çözülüyor. Elazığ kendi kaderine terk edilmiş. Çevre yerlere ayrımcılık tanınıyor.  Ama Elazığ’a gelince inanılmaz bir mağduriyet var” dedi.

“ELAZIĞ’DA DEPREMDEN KAYNAKLI ÇÖZÜLEN SORUN YOK!”

“Depremden kaynaklı bütün sorunları Malatya çözmüşken, Elazığ da çözülen bir şey yok” diyen Vekil Erol; “Konut yapıyoruz deniliyor konutu sen yapmıyorsun. Konutların ihalesini yapıyorsun. Bunun parasını da vatandaş ödeyecek yani sen bunu devlet olarak yapmıyorsun. Bunu vatandaş ödüyor. Bunu da buraya yazıyorum en sonunda da Van’da da bu olmuştu. Cumhurbaşkanı gelecek ve ihale bedeli üzerinden %30 ya da %40 indirim yapılacak. Vatandaş Cumhurbaşkanınızdan Allah razı olsun diyecek. Oysa vatandaşın parasından indirim yapılıyor. Zaten vatandaşlar borçlandırılıyor. Allah Elazığ’ın yar ve yardımcısı olsun. Elektrik ve doğalgaz faturalarında da yine söylenen yapılmadı. Meclise çıkan kararlara yani Kanuna aykırı davranılıyor. Depremzedelere kira yardımı yapılacaktı. Yıkım paraları verilecekti. Her şey meçhul yıkımlar yapılıyor. Yıkımlar müteahhitlere verildi. Onlar demirleri alıp enkazları bıraktılar” dedi.

“ELAZIĞ’DA ÖNCELİKLE YAPILACAK İKİ ŞEY VAR! İLKİ; DEPREMZEDELERİN MAĞDURİYETLERİNİ GİDERMEK İKİNCİSİ İSE; COVİD- 19’U EN AZ RİSKLE ATLATACAK TEDBİRLER ALMAK!”

Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları’na da seslenen Vekil Erol; ” Sayın başkanımıza geçmiş olsun diyorum covid-19 rahatsızlığı ile uğraşıyorlar.  Önceliği onun sağlığı insan olarak bunu değerlendiriyorum. Allah kendisine ve ailesine şifa versin. Ama ben geçen Şahin başkanla da telefonla görüştüm ve kendisine söyledim. Elazığ da bütün yatırımları bırak. Asfalt ve park yapma. Elazığ’da yapılacak iki şey var. Bir; depremzedelerim mağduriyetlerinin giderilmesine katkı sunun. İkincisi ise; koronavirüs sürecini en az zararla atlatmamız adına gerekli tedbirleri sunun. Çünkü vatandaşlarımız pandemi ile ilgili çok rahat davranıyor. Virüs ile ilgili Elazığlıların çok cesur tavırları var. Bu konuda adımlar atılmalı” ifadelerini kullandı.

“KRONİK RAHATSIZLIĞIM VAR PANDEMİ SÜRECİNDE ELAZIĞ’A GELEMİYORUM!”

Seçim bölgesindeki insanların yanına bu sürede gelemediğinden de bahseden Vekil Erol;  “Ben de gelemeye korkuyorum bir kaç arkadaşımız covid dolayısıyla hastanelerde benim de zaten kronik hastalığım var. Oraya geldiğimizde kendimizi koruyamıyoruz vatandaşla iç içeyiz. İnsanız ve  başkalarına da bulaştırabiliriz. Bundan dolayı gelmiyoruz. Elazığlılardan da özür diliyorum. Elazığlıların tedbirli olmasını istiyorum. Biz tek başına gezemiyoruz, insanlara dokunmayı ben de seviyorum ama öyle bir şansımız yok. Hemşehrilerimizi de korumalıyım” dedi.

“TABLOYU GÖRÜYORUM, UMUT VERECEK BİR ŞEY KALMADI!”

Ankara’da olsa da gözünün kulağının hep Elazığ’da olduğunu kaydeden Vekil Erol; “Elazığ’da ortak akla ihtiyaç var yoksa Elazığ perperişan olacak. Ben hep umut veren biriyim ama tabloyu görüyorum umut verecek bir şey kalmadı. Böyle giderse Elazığ’ın gidişatı çok kötü perperişan olacak bölgesinin en geri kalmış il olma riskine açık” diyerek sözlerinin sonunda yine öncelikli gördüğü konulara eğildi. Erol; “Benim için önemli iki konu var. İlki vatandaşlarımızın mağduriyetleri giderilmeli ikincisi ise pandemi sürecinden insanlarımız en az hasarla kurtulmalı” dedi.