Fuad Ülger

KRAL ÇIPLAK DEĞİL ÇIPLAK OLAN...

Fuad Ülger

İki fotoğraf görüyoruz. İlk fotoğrafı, etrafınıza bakınca Elazığ’da her yerde görebilirsiniz. İkinci fotoğrafı etrafınıza bakınca Elazığ’da hiçbir yerde göremezsiniz. 

Neden? 

Geçmiş yıllarda Orman Bölge Müdürüyle aramda geçen konuşma aynen şöyleydi:

- Müdür bey! Elazığ’ın dağları neden bu kadar çıplak ve boş. Yeterli ağaçlandırma çalışmaları yapılmıyor mu?
- Kim diyor bunu? 
- Ben ve etrafına bakan herkes. 
- (Sinirli bir ses tonuyla) Kardeşim, sen yılda bizim kaç milyon ağaç diktiğimizi biliyor musun?
- Hayır bilmiyorum. Kaç tane dikiyorsunuz? 
- Her yıl bla bla tane ağaç dikiyoruz. Ve bunların yüzde 75-80’e yakını toprağı kabul edip yeşeriyor. 
- E peki müdür bey. Nerede bu ağaçlar. Biz neden yıllardır aynı çıplak dağları görüyoruz. 
- Elazığ’ın toprağı ve iklimi bizim orman ağaçlarına müsait değil dolayısıyla istenen verim alınamıyor. 
- O zaman Elazığ’ın toprağına ve iklimine uygun ağaçlar dikelim. Yani görüyoruz ki kayalıklarda bile yetişen ağaç türleri var. 
- Kardeşim yeterli çalışma yapılıyor. Bundan fazlasının yapılması da mümkün değil. 
- Anladım. Teşekkür ederim. 

Bu fotoğrafı görene kadar gerçekten ağaçlandırma işinin bundan ileri gitmeyeceğini düşünüyordum. Koskoca müdür yalan mı söyleyecekti. Bi defa ayıp!

Ama şu fotoğraflara bakalım ve değerlendirelim. Ben yorum yapmıyorum. 

Sadece bir fikir önerisi atacağım ortaya. Yapılır veya yapılmaz. Yapılırsa ne ala yapılmazsa ajandamızın önemli bir kısmında yer alacak bu projeyi gün gelecek biz gençler yapacağız. 

Proje önerim şu:

Elazığ’da faaliyet gösteren 1000’e yakın Sivil Toplum Kuruluşu var. Her birinin en az 5 Üyesi olmak zorunda. Yoksa dernek, vakıf, sendika vs. statüsü kazanamıyorlar. Yani bir derneği veya vakfı siz 1 kişi sanıyorsunuz ama orada bir yönetim kurulu var ve sayıları hiç de az değil. 

Evet! Uzatma kardeşim neymiş senin şu projen. Anlat da bilelim diyerek haklı bir serzenişte bulunuyorsunuz. Özellikle karantina döneminde normalden fazla okuma imkanı bulduğumuz için uzun uzadıya anlatası geliyor insanın. 

Tamam maddeler halinde anlatıyorum bu kolay ve bir o kadar parlak proje fikrini. 

1- Valilik veya Belediye ( sadece Elazığ Belediyesi değil ilçe belediyeleri de dahil herkes kendi alanına dahil olan yerlerden sorumlu olacak) fidanları ve ekim ekipmanlarını temin edecek. 

2- Bu işin sekreteryasını tutacak hususi bir personel görevlendirilecek ve STK’larla iletişim halinde olacak. 

3- STK’lar arasında günler belirlenecek ve her STK 200 fidan dikmeye mecbur olacak. 

4- Dikim mevsimi olan bahar ve güz dönemlerinde her STK’nın günü belli olacak ve o gün orada dikim için hazır bulunacak. Bulunmayan STK’lara yaptırım uygulanacak. (Maddi veya toplumsal) 

5- 1 sene sonunda 400.000 ağaç dikilmiş olacak ve bugün bize aman aman bir fayda sağlamasa da 10-15 sene sonra çocuklarımız için büyük bir miras bırakmış olacağız. 

Proje her sene bu şekilde devam edip gidecek ve 10 sene sonra fidan dikmek için yer aramak zorunda kalacağız. 

Projenin faydalarını saymakla bitiremezsiniz. 

- Elazığ daha yeşil ve cazip bir il haline gelecek. 
- STK denen kurumlar asli görevlerini hatırlayacak. 
- Tabela Derneği denen şey 1 yıl sonra kalmayacak. 
- Herkesin bir dikili ağacı olacak. 
- Ormanın diktiği milyonlarca ağacın! yanına yılda 400.000 ağaç ekstradan dikilecek. 
.
.
.
Fikir bu. Popülizm yapmıyorum. Gerçekten gerçekleştirilmesi gereken bir gerçeğin gerçekleştirilmesi için gerçekçi bir gerekçe sunuyorum. 

Bu yazı vesilesiyle belki de bugün olan Kadir Gecenizi kutluyor, 1000 aydan daha hayırlı olan gecenin feyzinden faydalanabilen kullardan olmanızı diliyor, herkese selam ediyorum.

Yorumlar 1
Hasan Göktürk 18 Mayıs 2020 07:57

Doğru söylüyorsunuz dağlarımız çok ciplak

Yazarın Diğer Yazıları