Diyarbakır'da her ay 800 hasta nükleer tıpla şifa arıyor
Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nükleer Tıp Bölümü'nde diferansiye tiroit kanseri, prostat kanseri, nöroendokrin tümör ve hipertiroidi hastalıkları tedavi ediliyor. Her ay ortalama 800 ile 1000 arasında hastaya Pet/Ct çekim hizmeti verilerek şifa aranıyor.
Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nükleer Tıp Bölümü'nde diferansiye tiroit kanseri, prostat kanseri, nöroendokrin tümör ve hipertiroidi hastalıkları tedavi ediliyor. Her ay ortalama 800 ile 1000 arasında hastaya Pet/Ct çekim hizmeti verilerek şifa aranıyor.
Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesinde uzun yıllardır Nükleer Tıp Bölümü'nde, 'radyasyon' birçok hastalık için şifa kaynağına dönüşüyor. Bölümde nükleer tıp son teknolojileriyle onlarca hastalık teşhis edilirken, radyoaktif maddelerle bazı kanser türleri yüksek başarı oranlarıyla tedavi ediliyor.
Sağlık Bakanlığına bağlı olarak ilk nöroendokrin ve prostat kanserlerinin tedavisinin yapıldığı kliniğin Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi olduğunu belirten Klinik sorumlusu Doç. Dr. Halil Kömek, hastanede geniş çapta hizmet sağlandığını ifade etti.
Karaciğerden kemik ve böbreğe kadar geniş bir alanda teşhis için Spect/Ct, Spect ve Pet/Ct cihazlarının kullanıldığını belirten Kömek, 'Hastanemizde nükleer tıp hizmeti çok uzun yıllardır devam etmekte. Ülkemizde Sağlık Bakanlığına bağlı hastanelerde ilk Cpect/Ct, Pet/Ct, Lutesyum'a bağlı nöroendokrin ve prostat kanserlerinin tedavisinin yapıldığı klinik hastanemizdedir. Çok geniş bir intervalde hizmet vermekteyiz. Gerek görüntülemeler, gerekse tedavi bazında olacak şekilde aylık ortalama 800 ile bin arası hastaya Pet/Bt çekim hizmeti verilmektedir. Pet/Bt sıklıkla onkolojik hastalarda primer tümörün belirlenmesi, tedavi yanıtının değerlendirilmesi ve yeniden evrelemede kullandığımız bir görüntüleme yöntemidir' dedi.
Bölgenin hasta yoğunluğunu kaldırabilmek için bazı zamanlarda hafta sonu da olacak şekilde görüntüleme hizmetinin verildiğinin altını çizen Kömek, 'Aralıksız bir şekilde hizmetimize devam etmekteyiz. Cihaz bakımları dışında herhangi bir kesintimiz olmuyor. Bölgenin hasta yoğunluğunu kaldırabilmek için bazı zamanlarda hafta sonu da olacak şekilde görüntüleme hizmetimiz yapılmaktadır. Gama kamerada yaptığımız çekimler, miyokard perfüzyon görüntülemesi, kemik sintigrafisi, böbrek sintigrafileri gibi çekimler olmakta. Bölgede çoğu merkezde sintigrafi hizmetleri verilememektedir. Hastanemiz bölgenin geniş yükünü kaldırmaktadır. Ayrıca doğu ve güneydoğuda nadir bulunan yataklı tedavi ünitemiz bulunmaktadır. Orada da tiroid kanserlerinin tedavisi lütesyum ile prostat kanseri ve nörondokrin tümör tedavileri yapmaktayız. Primer karaciğer tümörleri ve karaciğer metastazı olan hastalarda itriyum90 ile girişimsel radyolojiyle birlikte olacak şekilde transarteriyel radyoembolizasyon tedavisini yapmaktayız. Haftada birkaç hastamız mutlaka olmakta. Bu hizmetlerle bölgedeki hastaların farklı merkezlere yönlendirilmesinin önüne geçilmektedir. Aktif şekilde hizmete devam etmekteyiz' ifadelerine yer verdi.