Eşini Öldüren Elazığlı Uzman Çavuşa Ağırlaştırılmış Müebbet Ceza!
Elazığ'da 9 ay önce hastane bahçesinde eşini silahla öldüren Murat Coşansel, mahkeme tarafından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Olayın ardından pişmanlık belirten sanık, savunmasında 'Öldürme niyetim yoktu' dedi.
Elazığ'da Eşini Öldüren Sanığa Ağırlaştırılmış Müebbet Cezası
Elazığ'da 9 ay önce eşini özel bir hastanenin bahçesinde silahla öldüren uzman çavuş, mahkeme kararıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Sanığın pişmanlık ifadeleri ve savunmaları kararı değiştirmedi.
Tartışma Ölümle Sonuçlandı
Olay, 8 Şubat 2024 tarihinde Elazığ'da Medikal Hospital'in arkasında yer alan Onkoloji Merkezi girişinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, hastanede fizyoterapist teknikeri olarak çalışan Burcu Demir (32), kısa bir süre önce resmi nikah kıydığı uzman çavuş eşi Murat Coşansel ile hastane bahçesinde konuşmaya başladı. İkili arasındaki tartışma kısa sürede alevlendi. Tartışmanın ardından Murat Coşansel, belinden çıkardığı tabanca ile Burcu Demir'e peş peşe ateş ederek eşini öldürdü.
Tutuklanarak Cezaevine Gönderildi
Olay sonrası kaçmaya çalışan zanlı, polis ekiplerince kısa sürede yakalandı ve gözaltına alındı. Adli işlemlerin ardından tutuklanan Murat Coşansel, cezaevine gönderildi. Olay, büyük yankı uyandırırken kamuoyunda kadına yönelik şiddet tartışmalarını yeniden gündeme taşıdı.
Mahkeme Savunması: "Pişmanım"
Elazığ 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen karar duruşmasında sanık Murat Coşansel, mahkeme heyetinin karşısına çıktı. Son sözleri sorulan Coşansel, eşini öldürme niyetinin olmadığını öne sürdü:
"Ben bu olayı isteyerek yapmadım. Konuşmaya gittim, ancak tartışma sırasında kontrolümü kaybettim. Pişmanım, keşke bu durum hiç yaşanmasaydı."
Ağırlaştırılmış Müebbet Cezası
Mahkeme, sanığın ifadelerini ve olayın detaylarını değerlendirerek kararını açıkladı. Murat Coşansel, eşi Burcu Demir'i kasten öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Kadına Şiddet Konusuna Dikkat Çekildi
Bu karar, kadına yönelik şiddetle mücadelede önemli bir adım olarak değerlendirilirken, yetkililer ve sivil toplum kuruluşları, bu tür olayların önlenmesi için farkındalık çalışmalarının artırılması gerektiğine dikkat çekti.