Levent Eriş: Oyuncularımız arma için mücadele edecek!

Bu sezon 2. Lig Kırmızı Grup'ta mücadele edecek olan Elazığspor' da Teknik Direktör Levent Eriş Elazığspor Fan Sayfası Youtube kanalına önemli açıklamalarda bulundu.

Teknik Direktör Eriş'in açıklamaları, şöyle…

“GERÇEKÇİ OLMALIYIZ, HAYAL SATMAMALIYIZ”

“Gerçekçi olmalıyız, hayal satmamalıyız, insanları kandırmamalıyız, insanlara yalan söylememeliyiz, insanların konuşacağı tek şey arma olmalı, forma olmalı… Futbol başka sevda, takım aşkı başka aşk… O yüzden ben onlardan şunu rica ediyorum. Biz tahtayla ilgili zaten açılsaydı 10 ay boyunca depremden bu yana bir takım menfaatlerimizi belki de kullanabilecek imkanlarımızı sağlayabilecek belki de tahtanın açılmasına çok şeyler olarak sağlanabilecekti. Ben zaten o gündür bu gündür hiç açılacakmış gibi mücadelemi vermedim. Mücadelemi vermediğimden kastim kendi oyuncularımla hiç açılmayacak gibi çalıştık. Elbette ki zor günler de geçirebiliriz, elbette ki şu anda yaşadığımız inanılmaz dört dörtlük bir hayat sürmüyoruz ama ağlayacak da bundan dolayı daha kimseye yakaracak da yalvaracak da halimiz yok. Biz mücadelemizi veririz sonucu Rabbim bilir nereye getirecekse bizi nerede olmamızı sağlayacaksa orada oluruz.”

“KAMPIMIZ VERİMLİ GEÇTİ”

“Bildiğiniz üzere ülkemizin yaşadığı birtakım gerçekler var. Sadece ülkemiz değil dünyamız da yaşadığı birtakım gerçekler var. Bu dünyanın içinde yer alan bir takım olarak bir de bizim üstümüze üstlük Ocak'ın 24'ünde yaşadığımız deprem felaketi ile birlikte tabii ki biz oldukça 9 aydır 10 aydır. Lige ara veren ve bundan da büyük kan kaybı yaşayan bir takım haline geldik. Belki o gün bizim lehimize gerçekleşmişti birtakım şeyler çünkü bugünkü şartlar altında çok genç oyunculara sahiptik. Onların bir tecrübe kazanması onların tekrar eğitimden bu anlamda birliktelikten geçmesi ihtiyacı vardı. O süreçten bu sürece kadar biz çalışma imkânınız pandemi sürecinde ne kadar mümkünse, ne kadar sosyal duruma uygunsa, hastalıktan ne kadar uzak durdurabileceksek o kadar durup ona göre çalışmaya gayret sarf ettik. O çalışmalarımızı diğer takımlara göre erken başlamamızı elbette ki bir rafa koyarsak o dönemlerde de ara ara çalışma mecburiyetinde olduk. Çünkü o günlerde de biliyorsunuz sokağa çıkma yasakları oldu, oyuncularımızın evlerine girmesi söz konusu oldu, ama biz her süreci aktif dinlenerek geçirdik. Çünkü çocuklarımıza verdiğimiz antrenman programını harfi harfine takip etme şansı elde ettik. Sonrasında tekrar bir araya geldik. Yine çalıştık. Ve en sonunda da artık Bolu kampıyla birlikte oynadığımız 3 taneye yakın hazırlık müsabakasında çocuklarımızın 10 aydır oynamadıkları unuttukları diyelim artık futbol müsabakalarını parça parça oynamaya çalıştık dediğim gibi. Yine de sağlık el verdiği sürecinde o yüzden ben çocuklarımızın iyi çalıştıklarını, iyi geliştiğini ve iyi bir değişim göstereceklerini düşünüyorum. Çok olumlu geçtiğini kampların antrenmanları çocuklarımıza verdiğimiz bilgi birikimimizden dayanarak gösterdiklerini son derece iyi bir iştahla aldıklarını gözlemlediğimizi söyleyebiliriz.”

“HİÇBİR ZAMANDA ÖN YARGILI OLMAMAK LAZIM”

“Çok yetenekli oyunculara sahibiz. Yani o yetenekli oyuncular tabi bizim ilk önce oyuncu bazında yeteneğinden öte ahlakını var olan ahlakını takım aidiyet duygusunu döndürmemiz gerekiyordu. Ben olaya çok yetenek bazında bakmıyorum. Olaya takımda olma duygusunu daha çok eğiliyorum. Çünkü çalışmak bence başarmak adına en önemli adımlardan bir tanesi, biz çocuklarımızla çalışarak hiç ummadığımız o gün gerçekten evet bundan bir şey olmaz diyebilecek kadar ileri giden kelimeler sonra çocuklarımızın gecen 10 ay süresince kamp ta dahil olmak üzere çok farklı oyuncuların çok farklı gelişim gösterdiklerine şahit oldum. O yüzden de hiçbir zamanda ön yargılı olmamak lazım diye düşünüyorum. Ben isimlendirmem ama birçoğunun gelişimini çok iyi tamamladığını ve daha gelişime çok açık olduklarını görmekten çok mutluyum.”

ERİŞ MİSLİ.COM 2. LİG KIRMIZI GRUBU DEĞERLENDİRDİ

“Şimdi öyle bir süreç yaşıyoruz ki kağıt üzerinde var olan takımlara çok değerli transferler yaparak ki enteresandır Dünya ve Türkiye ekonomiden mahvolmuşken bazı takımlarımız hala ekonomiyle ilgili hem bizim gurubumuzda hem de diğer grupta çok ciddi rakamlarla çok ciddi oyuncular alıyorlar. Ve halada almaya devam ediyorlar. Bu tabi bizim gurubumuzda da baktığımızda 3-4 tane takımın mevcut kadrolarına aldıkları oyuncularla değerlendirdiğimizde ki geçmiş sene şampiyon olmuş oyuncu gurubundan birçoğunu dahil eden takımlarda oldu. Yani isimlendirirsek işte Eyüpspor'u, Sakaryaspor'u bizim grubumuzda yani isimleri çok fazla dilendirmek istemiyorum ama transfer basında en çok bu takımların ön plana çıktığını söylersek yanlış söylemiş olmayız. Ama şu var transfer evet yapıldı ama işte ligler artık eski ligler değil. Ligler baskıyı gerektiren dönemlerden uzak oynanacağı psikolojinin en yoğun olduğu süreçler olacak, seyirci faktörünün asla sizi etkilemeyeceği bir oyun olacak ne sizi ne de rakibe artı yönde deplasmanda iseniz size bir dezavantaj sağlayacak ne de içerdeyseniz size bir avantaj sağlayacak. O yüzden onları bir araya getirdiğimiz zaman dengeler bu sene çok farklı olacak. Yani şampiyon adayları diye yola çıkanların ben hiçbirinin normal sonuçlarla yürümeyeceğini bilmiyorum ama bir teknik adam olarak 22 senesini bu işe adamış birisi olarak bu sene çok ön görmüyorum. Çok farklı sonuçlara gebe bir lig yaşayacağımızı tahmin ediyorum.”

“İNSANLARI KANDIRMAMALIYIZ”

“Bir sefer şunun lütfen kamuoyunun bilmesini rica ediyorum özellikle Elazığspor taraftarının bilmesini istiyorum. Gönül isterdi ki burada otururken 22 senesini teknik direktör hayatında hep üst liglerde mücadele etmiş son 14 senedir ikinci ligler düzeyinde çalışan teknik adam olarak burada oturduğumuzda transferlerin dışarıdan, tahtanın açılmış kulübün hiçbir sorunu olmayan ve alınacak neticelerde tamamen aldığımız oyunculara bakarak konuşabilme şansı elde edecekken, tamamen bunu bir tarafa bırakıp kendi elimizdeki mevcut alt yapımızdan yetişmiş oyuncularımızla ve 2-3 senedir kadromuzda olan bazı ağabeylerimizle yürütmeye çalıştığımız bir dönem. Gerçekçi olmalıyız hayal satmamalıyız, insanları kandırmamalıyız, insanlara yalan söylememeliyiz insanların konuşacağı tek şey arma olmalı forma olmalı Elazığspor ismi olmalı. Yani ne oyuncuya ne de teknik adama herhangi bir başka birilerine itibar edecek bir sevda değil bu sevda. Futbol başka sevda öyle takım aşkı başka aşk o yüzden ben onlardan şunu rica ediyorum. Biz tahtayla ilgili zaten açılsaydı 10 ay boyunca depremden bu yana bir takım menfaatlerimizi belki de kullanabilecek imkanlarımızı sağlayabilecek belki de tahtanın açılmasına çok şeyler olarak sağlanabilecekti. Ben zaten o gündür bu gündür hiç açılacakmış gibi mücadelemi vermedim. Yani mücadelemi vermediğimden kastim kendi oyuncularımla hiç açılmayacak gibi çalıştık. Yani onlara açılmazsa gibi herhangi bir şey söylemedim açılsa da açılmasa da biz elimizdeki mevcut kadromuzu en iyi hale getirmenin mücadelesini vereceğiz. Taraftarımızdan bazen yorumlar duyuyoruz okuyoruz elbette onların istediklerine saygı duyuyorum keşke imkanlar dahilinde olsa da transfer tahtasını açıp işte bu çocuklara var olan elimizdeki çocuklara yanlarına katabilecek ağabeyleriyle birlikte belki de çok daha futbol kaliteli oyuncularla da oynanan bir oyun. Biz teknik adamlar profesyoneller elimizde mevcut ne verilirse veya hatta siz onu kabul ediyorsanız bu şekilde devam eder mücadelemizi sürdürürsünüz. Ama bende de tabii ki 10 aydır burada 11 aydır burada çalışan ve bu mücadele içinde yer alan bir teknik adam olarak elbette ki taraftar isteğine saygı duyuyorum. Ben şunu rica ediyorum onlar da şunu hayal ediyorum biz takım olmak adına prensipleri ilkeleri kulübün gelişimini kulübün vizyonunu marka değeri zaten bana göre hiç kimseyle hiçbir şeyle ölçülecek kadar önemli olan Elazığspor ismini taşıyabilmenin ve insanların şu ara değil ama ikinci devre inşallah maçlara başladıklarında gelmeye başladıklarında veya şu arada da alacakları çocuklarımızın sonuçlarla insanlarımıza bu şehirde rahat dolaşma, diğer arkadaşlar diğer şehirlerdeki insanlarla irtibat halinde ki dostlarıyla Elazığspor olmaktan duydukları mutluluğu anlatmaktan en büyük desteği verecek olan sonuçları almak istiyoruz. İnşallah onlarla beraber çok güzel şeyler yapmak istiyoruz.”

“OYUNCULARIMIZ ARMA İÇİN MÜCADELE EDECEK”

“Çok genç oyuncularımız var ama biz çocuklarımızın arkasında durmasından yanayız, biz çocuklarımızın yanında durmasından etrafında durulmasından yanayız dedim ya taraftar dediniz ne kişilere aşık olur ne kişilere sevdalı olur önemli olan armasına ve ismine kulübüne aşıktır. O yüzden ben onlara çok inanıyorum. Çok düzgün mesajlarda Allah razı olsun ki alıyoruz yani takımımızın gençlerimize inanan birçok insana bakın sadece cinsel ayırımı yapmayacağım ne erkeği ne kadını özellikle bazı kadın dostlarımızdan Elazığsporlu arkadaşlarımızdan bazı kadın ismiyle okuduğum mesajları söylüyorum. İnanılmaz gurur duyuyorum. Çok teşekkür ediyorum inanılmaz derece de bizim evlatlarımıza güzel mesajlar gönderiyorlar, destek oluyorlar. Allah razı olsun hepsinin ağzına sağlık hepsine çok teşekkür ediyorum. İnansınlar çocuklarımıza yani elbette ki zor günlerde geçirebiliriz elbette ki şu anda yaşadığımız inanılmaz dört dörtlük bir hayat sürmüyoruz ama ağlayacak da bundan dolayı daha kimseye yakaracak da yalvaracak da halimiz yok. Biz mücadelemizi veririz sonucu Rabbim bilir nereye getirecekse bizi nerede olmamızı sağlayacaksa orada oluruz. Ama kimsenin şunun bilmeden geçmesini istemiyorum. Elazığspor'un formasını taşıyan oyuncusu terinin son damlasına kadar mücadele edeceğini ve terinin son damlasına kadar koşacağına ve o armayı aslanlar gibi göndere çekmek için mücadele vereceğinden hiç kimsenin şüphesi olmasın sadece bunu söyleyebilirim.”

YİĞİTCAN ELAZIĞSPOR'A GERİ Mİ DÖNECEK?

“Biz kadrosu derin olan bazı bölgelerde özellikle çok derin olan bir takım değiliz. Mesela bu gerçekten yola çıkarak gidelim mesela bu hafta biz Bayburt'ta gideceğiz. Bayburt'a santraforumuz yok bir tek Ömer Yıldız'ımız var. Ömer Yıldız'ımızın bir tek olması belki de Ömer için avantaj olacak ama bu avantajı dezavantaja çevirmeyecek o avantaj ona verecek, güvenme belki de bu sene çok daha farklı bir sezon yaşayacak. Çok daha sorumluluk alarak geçireceği bir sezon olacak. Geçmiş senelerdeki Ömer Yıldız'dan çok daha farklı bir imaj sergileyecek ona inancım sonsuz. Oradan başladım çünkü santraforumuz olmadığı bir de stoper mevkisine ihtiyacımızın olduğunu Yiğitcan'ın oynadığı bölgede ifade etmek istiyorum şunu neden söylüyorum. Yiğitcan'ın belki de bulunduğumuz ligler için lüks bir oyuncu karakter olarak 10 numara harika bir çocuk ve İnşallah ben de kendisi ile dün görüştüm. İnşallah aramıza katılacak ama dedim yani maalesef şu anda bir belirsizlik hakim bu belirsizliği ortadan kaldırabilirsek. Nasıl kalkınacağı tabi benden kalkmayacak bu sayın başkanımız, sayın belediye başkanımız, sayın milletvekillerimiz, sayın valimizin ortak birliktelikle beraber şu belirsizlik kalkacak ve onların o belirlediği koyduktan sonra Yiğitcan'ın bana ve başkana verdiği bir sözü var sanırım. Ama o belirsizlik ortadan kaldığı taktirde çünkü doğal olarak Yiğitcan çocuk değil, Yiğitcan son derece tecrübeli ama Allah razı olsun bugüne kadar birkaç talibi olmasına rağmen bizim bekle, diye ne olur acele etme, evladım bak sana ihtiyacımız var dediğimizden yola çıkarak gittiğimizde Yiğitcan'ın duyarsız kalmaması bizi son derece mutlu etmiştir bu konuda.”

TAKIM NEDEN SAKAT VERİYOR?

“Malum sizde biliyorsunuz Murathan burada antrenmanda çalışırken çapraz bağlarında problem yaşadı. Bunun ameliyatını da gerçekleştirdik. Durumu iyiye gidiyor doktorların ifadesi yani, aşağı yukarı bir buçuk ay süreç ameliyatından iyiye gittiğini ifade etti doktor. Bu da bizim için çok sevindirici. Murathan bizim için bu sene önemli ve çok değerli bir oyuncuydu. Olmayacağından dolayı çok üzüldüm inşallah devre arasına kadar sezonu kapatmaz diye düşünüyorum. Bu kadar hızlı giderse inşallah ikinci devre belki de Murathan'dan faydalanma şansı elde edebiliriz. Muhammed Düzgüner ise çok iyi gidiyordu, çok iyi çalışıyordu. Kampın en iyilerinden bir tanesi haline geliyordu gelmişti. Futbol talihsizlik. Bazen bir de şundan kaynaklandığını söyleyeyim sakatlandığını tabi genç çocuklar genç olunca bazen dengesiz hareketler yapmak gibi talihsizliklerle karşı karşıya kalıyorlar. Muhammed de bu anlamda bir hava topuna çıkarken yere düşerken düştüğünde maalesef küçük bir kırık tespit ettik. Yere düşerken doğru düşmediği için böyle bir küçük çaplı kırık söz konusu onun da süreci iki aylık bir süreç. 2 aylık sürecin aşağı yukarı zaten 20 günü geçti. İnşallah ümit ediyorum bir ya da bir buçuk ay sonra Muhammed aramızda olacak.”

“ELAZIĞ İNSANINI ÇOK SEVİYORUM”

“Ben Elazığ insanını çok seviyorum. Beni tanıyanlar bilirler ben hiç iyi kanunla konuşan biri değilimdir. Kalbiyle ve ağzıyla her şeyi söyleyen ifade edebilen bir insanımdır. Ben Elazığ'ı çok seviyorum, halkını çok seviyorum burada olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Ama tesis bana çok huzur veriyor. Tesisten çok dışarı çıktığım söylenemez yani zaten büyük bir uğraş veriyoruz. Büyük bir mücadele veriyoruz. Gencecik çocuklarımızla beraber bakın burada sadece üretmeye çalıştığımız şey onları çalıştırmak değil. Onları geliştirmek üretmeye çalıştığımız tesisimizi, kulübümüzü bir vizyon sahibinden ötesinden kulübümden belli ilkeleri sağlayacak geçmişte neler yaşandı, neler oldu o beni çok ilgilendirmez bizim varlığımızdan itibaren bu kulübün yaşamasından biz neler değiştirebiliriz. Bu kulübün yaşamasını sağlamak için elimizden ne gibi bir çaba gelir biz bunu mücadelesini veriyoruz. Ve bu mücadelede Allah kelimesini çok kullanarak gideceğiz. O herkesin ben ifade ettiği kelimelerinden nefret ederim. Biz olacağız ve birlik olacağız. İnşallah hep beraber biz Elazığspor'u takım olarak çok başarılı yerlere taşımanın mücadelesini vereceğiz. İnşallah bize taraftarlar sahip çıkar, çünkü adı üstünde maalesef son günlerin en çok itibar edilen konuşulan konusu sahipsiz Elazığ diye… Maalesef bizde bir futbol takımı olarak yaşıyoruz.”

ERİŞ'TEN, SELÇUK ÖZTÜRK DEĞERLENDİRMESİ

“Sevgili başkanım olmasa gerçekten bu konuda daha da büyük sıkıntılar yaşayacağız. Ama ümit ediyorum inşallah herkes gerekli desteği verir, ümit ediyorum Sahipsiz Elazığ artık Sahipli Bir Elazığ haline dönüşür. Çünkü insanıyla, yeriyle çok huzur taşıyan bir şehir. Ben burada olduğum için büyük onur duyuyorum paradan daha çok değer verdiğim şeyler var hayatta. Bende bu yaşımda burada öğrendim. Gerçekten insanın huzur bulduğu yerlerden daha önemli bir yer yokmuş. Ailemden ayrıyım ama ben burada yaşamaktan hiçbir sıkıntı duymuyorum. Zaman zaman eşim geliyor, gidiyor ama biz buraya yoğunlaştık. Biz burada bir mücadele içindeyiz, dönenin kaşığı kırılsın diye her zaman sürdüreceğiz.”