Unutulmaya yüz tutmuş 'Naht sanatı' gençlerin ellerinde hayat buluyor
Elazığ'da bakanlığın desteğiyle kurulan Naht Sanatı Atölyesi ile hem gençler unutulmaya yüz tutmuş sanatı öğreniyor, hem de zamanlarını değerlendirerek kalıcı eserler yapıyor.
Elazığ'da bakanlığın desteğiyle kurulan Naht Sanatı Atölyesi ile hem gençler unutulmaya yüz tutmuş sanatı öğreniyor, hem de zamanlarını değerlendirerek kalıcı eserler yapıyor.
Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Şehit Muammer Faruk Salgar Gençlik Merkezi'nin proje olarak sunduğu ‘Naht Sanatı Atölyesi', bakanlık tarafından onaylanarak Elazığ'da hayata geçirildi. Yaklaşık bir yıllık proje çalışmasının bitmesiyle aktif hale getirilerek Elazığ'daki Gençlik Merkezinde bulunan atölyede, Büyük Selçuklu Devleti'nin en önemli eserlerinden olan ve günümüzde unutulmaya yüz tutmuş Naht (oygu) Sanatı, gönüllü gençlerin ellerinde hayat buluyor. Halk Eğitim Merkezi'nin de destekleriyle eğitmen Alper Kaya öncülüğünde eğitimlerini alan öğrenciler, hem zamanlarını değerlendiriyor hem de meslek öğreniyor.
Unutulmaya yüz tutmuş bir sanatını gençlere aktarmaya çalıştıklarını belirten Eğitmen Alper Kaya, “Atölyemiz, yaklaşık bir yıldır devam eden bir projemizdi. Şuanda projemiz bittiği için artık gençlik merkezi içerisinde fakat Halk Eğitim'e bağlı olarak devam etmekteyiz. Eski ismi Naht olan bu sanatımız, günümüzde daha çok oygu ismiyle kullanılıyor. Genelde camilerde, medrese gibi bu tür dini yapılarda daha çok ahşabın oyulup kabartılarak Arapça yazıların ortaya çıkarılması anlamına geliyor. Kitabe ve benzeri yerlerde çok çok kullanılıyor. Projemizin amacı ,bu sanatın artık günümüzde daha çok boya gibi şeylerle yapılması ve bunların uzun ömürlü olma işi, bu sanatın ölmemesi için gerçek ve orijinal halini öğrencilerimiz öğretmek ve göstermek. Yaptığımız çalışmaları genel itibarıyla Arap alfabesi kullanılıyor fakat Göktürk alfabesi kullandığımız birkaç ürünümüz de var” dedi.
Kursta yapılan ürünlerin daha sonra sergileneceğini dile getiren Kaya, “Genel itibarıyla bunları öğrencilerimize göstermeye öğretmeye çalışıyoruz. Bütün ham ahşap kullanıyoruz. Genelde öncesinden işlem görmemiş, tamamını elimizde yontarak kazıyarak yapmaya çalışıyoruz. Yapılan ürünlerin tamamı devlete kalıyor. Bunları daha sonra bakanlığımız ne takdir eder nereye uygun görürler bilmiyoruz fakat genel itibariyle cami veya kamu kurumlarında kullanılmak amacıyla alacaklar. Öncelikle pandemi dönemi geçtikten sonra bir sergi açacağız” diye konuştu.
Daha önceden Naht sanatı duymadığını ve kursa gelerek bu sanatı öğrendiğini dile getiren öğrencilerden Zeynep Çolak, “Gençlik Merkezi gönüllüsüyüm, aynı zamanda Fırat Üniversitesi sınıf öğretmenliği 1. sınıf öğrencisiyim. Bu kursa 6 ay önce başladım, açıkçası kursun ilanlarını görmeden önce böyle bir sanat dalı olduğundan da haberim yoktu. İlanlara görünce, kursa katılmak istedim. İlk katıldığım zamanlar açıkçası biraz zorlandım ama şu an çok şükür biraz iyi gidiyor ve bir tablo bitirdim. Ardından maalesef pandemi ve deprem araya girdi ikinci eserim yarım kaldı. Şimdi tekrar başladım ve o eseri bitirmek istiyorum. Hocamla arkadaşlarımla burada çok güzel bir ortam var. Herkese kursumuza bekleriz” şeklinde konuştu.
Gençlerden Veysel Sağır ise, “Kurs ilk açıldığından beri burada çalışıyorum. Şimdiye kadar Alper hocamızın sayesinde 10'un üzerinde eser bitirdim. Bu kursta kendimi geliştirip, inşallah ileriki dönemlerde kendi atölyemin kurmayı düşünüyorum” şeklinde konuştu.