Yıkmak Kolay, Yapmak Zor...

Örençay Köyü'nden yazan bir vatandaş, depremin ardından köylerinde hala enkazların kaldırılmadığını yazdı. Bunun üzerine AK Parti Milletvekili Zülfü Demirbağ da, enkaz kaldırma işlerine İl Özel İdaresi'nin baktığını söyledi ve gerekenin yapılacağını ifade etti.

Ekranda verdiği sözün takipçisi olan, içi rahat etmemiş ve soluğu Örençay Köyü'nde almış ve metruk evlerin yıkılacağını bir kez de köylülere bizzat ifade etmiş.

Sayın milletvekilimiz söz konusu yıkım olunca nasıl da aşka ve şevke geldi değil mi? Dünyada en kolay işin yıkmak olduğunu inşaat mühendisi olarak çok iyi bilen ve fakat bunun üzerinden siyasi güç ve şehrin sahibi algısı devşirmeyi hesap eden Demirbağ, anında özel idareye talimatını vermiş, bununla da kalmayıp bu talimatını da güçlendirmek amacıyla soluğu Örençay köyünde almış.

Demirbağ'ın bu celallenmesi sonucu Özel İdare bu köydeki evleri ne zaman yıkar bilinmez ama sayın vekil keşke bu maharetini, etkisi ve yetkisini yıkmak için değil yapmak işlemlerinde de kullansaydı.

Örneğin, bugün Elazığ'da Ak Parti'nin kaderi kadar şehrin kaderini de etkileyen 2+1 konutlar yerine 3+1 evlerin yapılması yönünde de kullansaydı. Mustafapaşa mahallesindeki evlerin planlı yapılması için de kullansaydı. Köy evlerinin bir yağmurda sel altında kalması ve evlere su dolmasının önüne geçecek planların yapılmasında kullansaydı. Deprem mağdurlarını bir kez daha yıkan kuraların toplu çekilmesi uygulaması yerine bölgesel bazlı çekimi için halktan yana yapıcılığını kullansaydı.

Ne demiş Milli şair Akif:
"Hadi gel yıkalım şu Süleymaniye'yi desen
İki kazma kürek iki de ırgat gerek.
Ancak hadi gel yapalım geri şunu desen
Bir Sinan gerek bir de Süleyman gerek"

Akif'in bu dörtlüğünde Sayın Demirbağ'ın misyonuna bir yer arasak mı dersiniz? Neyse, bari biz yıkıcı değil yapıcı olalım. Teşekkürler Sayın Milletvekilimiz. Allah var iyi iş çıkardınız!... / Elazığ Hakimiyet Gazetesi