Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan sosyal medyaya düzenleme sinyali

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, canlı yayında gazetecilerin gündeme dair sorularını yanıtladı. Karadeniz'deki sel felaketiyle ilgili son durumu açıklayan Erdoğan, bir vatandaşın hayatını kaybettiğini açıkladı. Erdoğan ayrıca sosyal medya için düzenleme sinyali de vererek, 'Ben sosyal medyaya hiç olumlu bakmıyorum. Meclisin açılmasıyla birlikte sosyal medyaya yönelik bir çalışmanın yapılması gerektiğine inanıyorum' dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan sosyal medyaya düzenleme sinyali

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çankaya Köşkü'nde gerçekleştirilen Kanal D - CNN Türk ortak yayınında, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Son zamanlardaki sel ve yangınlardan dolayı yoğun bir gündem yaşandığını belirten Erdoğan, "Bu ara yangınla uğraşırken bir diğer taraftan da sel felaketiyle karşı karşıya kaldık. Bu sel felaketinde de şu an itibarıyla 1 kaybımız var ama henüz aranmakta olan başka vatandaşlarımız da var. Fakat binalardaki zemin yüksekliği bakıyorsunuz 2 kat, bazı yerlerde 3 katı buluyor, böyle bir felaket. Ne Dereli'deki felaket, ne Rize-Artvin'deki felaket. Bugün Bartın'da, Sinop'ta ve Kastamonu'da olan, onları da aşmış durumda. Bütün bakan arkadaşlarımız, AFAD hepsi şu anda oradalar ve kurumlarımız ile birlikte çalışmalarını devam ettiriyorlar." ifadelerini kullandı.

"HELİKOPTERLERİMİZİN KURTARDIĞI İNSANLAR"

Programa gelmeden önce felaket bölgesindeki bakanlarla görüştüğünü dile getiren Erdoğan, "Oralardan ayrılmayacaksınız dedik. Çatı katından ve damlardan helikopterlerimizin kurtardığı insanlar var." dedi.

SEL BÖLGESİNDEKİ VATANDAŞLARA ÇAĞRI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sel bölgesindeki vatandaşlara "Tüm vatandaşlarıma bir şey hatırlatmak istiyorum. Darda, zorda kalmadıkça ulaşıma adeta kapalı sayılabilecek kara yollarını da tercih etmeyin. Çünkü her an heyelan olabilir, her an o yollardan geçerken bu heyelanlar ile birlikte Allah göstermesin trafik tıkanıklığının ötesinde tehditler olabilir. Bu tehditlerin içerisinde tabi ki can güvenliği olayı var. Onun için nereden yol veriyorlarsa oralardan gitmek en isabetli olacaktır." diye seslendi.

Erdoğan canlı yayındaki açıklamalarını şöyle sürdürdü:

ORMAN YANGINLARINDAKİ SON DURUM

Şu anda ciddi manada kontrol altına alınmış vaziyette. Bütün araçlarımızla, helikopterlerle, arazözlerle ciddi bir güce ulaştık. Helikopterlerimiz, uçaklar çok büyük fonksiyon icra ettiler, ediyorlar. Çok kısa zamanda denizlerden suyu alıp söndürme alanına gidebiliyor. Burada iyi bir yere Türkiye artık ulaştı ve bunu da artırarak devam ettireceğiz. Yüzlerce arazöz arazide dolaşıyor. Onlarca helikopter dolaşıyor, aynı şekilde uçaklar dolaşıyor. Yaptıkları sortilere bakıyorsunuz, çok fazla. Bunu görmeyecek kadar bunlar âmâ.

YANGINLARIN ÇIKIŞ NEDENİ

Elbette yangınların çıkış nedeni olarak bütün ihtimaller üzerinde ta çıkış anından itibaren durduk. Bunların araştırmaları yapıldı. Yürüyen soruşturmalarda gözaltına alınanlar, tutuklananlar var. Aldığımız istihbaratlar da var. MİT'in verdiği bilgiler, Emniyet İstihbarat'ın verdiği bilgiler var. Bunlar arasında ailesi terör örgütüyle iltisaklı kişiler de var. Devam eden bütün soruşturmalarda da ulaştığımız neticeleri vatandaşlarımızla paylaşacağız.

TÜRKİYE'NİN YANGINLARLA MÜCADELESİ

Ülkemiz yangınlarla mücadelede 2 asra yaklaşan kurumsal bir tecrübeye sahip. Bunun yanı sıra her türlü teknolojik altyapıya da sahip. Son 19 yılda yangınlarla mücadelede kara ve hava araçlarımızı yenileyerek sayılarını artırdık. Arazöz sayımızı yüzde 70 artırarak bin 78'e çıkardık.

Araç parkında olmayan su ikmal araçlarından 281 tane daha aldık. Yangınlara anında müdahale için 2270 tane ilk müdahale aracı aldık. İş makinesi parkımızı yüzde 125 büyüterek 682'ye çıkardık.

Yangınla mücadele hava filomuz ise çok daha verimli hale getirdik. Yangın söndürme uçaklarımızın su atma kapasitesi artırıldı. Kiralama yollarına da gittik, dost ülkelerden de destekler geldi. Coğrafyamızda yangın söndürmede en önemli helikopterlerden 2002 yılında 18 adet var iken 2020'de bunu 39'a çıkardık, bu süreçte bu rakam 60'a yaklaştı. Bu helikopterlerle çok ciddi işler gördük.

TÜRK HAVA KURUMU TARTIŞMALARI

THK devletin bir kurumu değildir. THK'nın elindeki uçaklara dair tartışma yeni bir tartışma da değil. Birkaç yıl önce kurumun elindeki uçakların yetersiz olduğunu, THK'nın mezarlığa döndüğünü söylemiştim. THK yetkilileri gerekli adımları atmadığı gibi çalışır durumdaki uçakların da bakımını yaptırmayarak hepsini çürümeye terk etmişler.

THK 1985'ten itibaren Orman İdaresi'ne yangın söndürme hizmeti vermiş. Bunun için de karşılığında çok ciddi bedeller almış devletten. Ama filosunu genişletme, mevcut uçaklarını modernize etme derdi olmamış. O dönemde kurumun arkasında CHP zihniyeti vardı.

Şimdi çıkıp THK'yı çalıştırmıyor diyorlar. THK'yı çalışamaz hale getiren sizsiniz. Kurumun içine düştüğü durumu kurumu bu hale getirenlerin kara propagandalarıyla hükümete yöneltme çabalarını hayretle izliyorum.

SOSYAL MEDYAYA DÜZENLEME SİNYALİ

Sosyal medyaya ben hiç olumlu bakmıyorum. Meclis'in açılmasıyla birlikte sosyal medyaya yönelik bir çalışmanını yapılması gereğine inanıyorum. Bunlar salim akılların veya aklı selimlerin hedefini saptırtıyor.

Amerika'da bir Twitter olayı nelere vesile oldu. Türkiye'de senin ofisin yok, görevlendirdiğin elemanın yok. Öyleyse bunlara bunun bedelini ödetmemiz lazım. Ofisini açacaksın, vergini ödeyeceksin, açmadığın takdirde bedelini ödeyeceksin.

Gerçek dışı bilgi ve haberlerle leke sürmeye çalışıyorlar. Bu yıkıcı faaliyetleri yapanlara bakıyor ve hiç şaşırmıyoruz. Hiç şaşırmadığımız gibi 'Bir bedeli olsun artık' diyoruz.

SANATÇILAR GİRİŞİMİ

Onların mesleği sanat. Hangi sanatsa sanatlarını icra etsinler, biz de onların başarı oranına göre saygı duyalım. Ama kalkıp da erken seçimmiş, şu andaki başkanlık sistemi doğru değilmiş, o bizim işimiz. Ömrümüzü bu işe verdik, siz anlamazsınız o işten.

Hiçbir dijital mecra hukuktan azade değildir. Onlar da gereği gibi bunun bedelini ödeyecektir. Takma isimlerin arkasına saklanarak kişilere iftira, hakaret edilmesine, milli-manevi değerlere küfredilmesine, ayaklanma çağrılarına hiçbir şekilde müsaade etmeyiz, yargı sistemimiz de müsaade etmez.

İtibar suikastı, hedef gösterme, ne ararsan bunlarda var. Planlı, programlı olduğu çok bariz olan bu tür kampanyalarla halkımız tahrik edilmeye çalışılıyor.

TÜRKİYE'NİN GÖÇMEN POLİTİKASI

Göçmenlerle ilgili en önemli adımı Suriye'de attık. Suriye'den bize 4 milyona yakın göçmen geldi. Biz bunlara kapılarımızı açtığımız gibi bunlar içerisinden hakikaten meslek, sanat sahibi olan birçok Suriyeli de bizde vatandaş oldu.

Afganistan durumu biraz daha farklı. Bizim şu anda gerek İran kapısından, gerek Irak'tan duvarlarımızı ciddi oranda yükseltiyoruz. Buralardaki yükselen duvarlar düzensiz göçün ülkemize girmesini engellemek için. Tamamıyla sınırlarımız bu surlarla, duvarlarla örülüyor.

Bu son gelişmeler gerçekten Afgan halkının içine düştüğü durum çok sıkıntılı. Taliban'la bunların yaşadığı süreç çok sıkıntılı. Bu konuda da bazı çalışmalar yapıyoruz. Taliban'la bazı görüşmelere varıncaya dek şu an da ilgili kurumlarımız çalışıyor. Hatta belki ben bile onların lideri durumunda olacak olanı kabul etme durumum olabilir.

Bizim bu tür şeylerde eğer üst düzeyde bunları kontrol altına alamazsak bu defa Afganistan'daki barışı sağlamamız da mümkün olmaz.

Afganistan'da kendi soydaşlarımız durumunda olanlar da var. Bazı adımları atıp yanımıza kimleri alabiliriz, onların çalışmasını yapıyoruz. İlgili üst düzey yönetici arkadaşlarımı yurtdışına gönderdim bununla ilgili olarak. Aynı şekilde Katar'la bu akşam görüşmem oldu.

"HER ŞEYİ ASKERİ OLARAK HALLEDECEĞİZ DİYE BİR ŞEY YOK"

Her şeyi savaşla, askeri olarak halledeceğiz diye bir şey yok. Askeriyenin veya savaşın geçerli olduğu yer var, bir de siyasetin, diplomasinin geçerli olduğu yer var. Benim siyaset anlayışım nereye kadar muvaffak olabilecekse orayı bizim başarmamız lazım. Şu anda Afganistan'da bu konumdayız. 35 milyon nüfusu olan bir ülke.

Herkes şunu da bilsin ki Türkiye yol geçen hanı değildir. Sosyal medyada birilerinin abarttığı şekilde sınırlarımızdan düzensiz göç akını söz konusu değil. 2021 yılında şu an itibarıyla 253 bin 300 civarında düzensiz göçü engelledik.

"SINIRA DUVAR ÇALIŞMASI DEVAM EDİYOR"

85 kilometrelik duvar çalışması İran sınırımızda devam ediyor. 79 km boyunca kamera ve algılayıcı sistemler inşa edildi. Düzensiz göç hareketleri sürekli olarak kamera sistemleriyle izleniyor. Bunun yanında termal kameralarla gece geçişleri önlenirken İHA'lar vasıtasıyla sınırlarımız kontrol altında tutuluyor. Emniyet ve Jandarma tarafından sınır bölgelerimize ve düzensiz göç rotası olarak belirlenen bölgelere ilave ekipler sevk edilmiştir. Bütün bu tedbirleri düzensiz göçü engellemek için alıyoruz. Birileri de içeride maalesef bu işi kabartmak için yalanla beraber bu adımları atıyorlar.

YÜZ YÜZE EĞİTİM

16 Ağustos'ta kabine toplantısında yeni Milli Eğitim Bakanımız bize sunumunu yapacak, bu da o konular arasında yer alıyor. Temennimiz odur ki yüz yüze eğitime geçebilmek.

YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARI

Son çalışmayı dün yaptık. Bu arada işin adeta koordinasyonunu yürüten arkadaşımız bütün son bilgileri dün heyetimizden aldı ve tekrar üzerinde çalışmasını yapacak. Son bir sunum daha yapacak heyetimize. Bu arada bize Cumhur İttifakı'nın bir diğer tarafı olarak MHP işin başında hazırlıklarını getirmişti. Bu hazırlık da heyetimiz tarafından çalışıldı.

Bu çalışmamızı da nihayete erdirdikten sonra ben Devlet Bey'le tekrar konuşacağım veya Devlet Bey'e bu hazırlığımızı takdim edip istiyorum ki bu çalışmamızı çok daha güzel bir noktaya taşıyalım. Meclis'in açılmasından önce adeta bu hazırlığı bitirme noktasına getirelim. Muhalefet partilerinden ele alınıp değerlendirebilecek bir çalışma görmedik.

FINDIK FİYATLARI

Fındık alım fiyatımız yüzde 50 sağlam iç esasına göre Giresun kalite fındık için kg başına 27 lira. Levant kalite fındık içinse kg başına 26 buçuk liradır. Yüksek randımanlı fındığına en az 1 lira fazla ödeme yapılacaktır. Çiftçilerimize verdiğimiz alan bazlı mazot ve gübre desteğini de kg'de 2 lira olarak veriyoruz.