Elazığ'ın meşhur Ağın leblebisi nasıl yapılıyor? İşte eşsiz Ağın leblebisinin yapım aşaması!

Elazığ’ın Ağın ilçesinde, yüzyıllardır süregelen gelenekle üretilen coğrafi işaretli Ağın leblebisi, meşe ateşi ve yöreye has beyaz kumla kavrulmaya devam ediyor. Güneşin altında, tamamen el emeği ile yapılan bu zorlu işlem, nohudun kum ve ateşle dansı olarak tanımlanıyor.

Yöresel Lezzetin Sırrı: Nohut, Kum ve Meşe Ateşi

Ağın leblebisi, sadece Elazığ’ın Ağın ilçesinde üretilen, kendine has lezzetiyle ünlenmiş bir yiyecektir. Leblebinin yapımında kullanılan nohut, meşe ateşi ve yöreye özgü beyaz kum üçlüsü, eşsiz bir tat sunar. Üretim süreci oldukça zahmetlidir. İlk olarak, nohudun yabancı maddelerden arındırılması ve kırık olanlarının ayrılması gerekir. Ardından, bu nohutlar meşe külü içeren tuzlu suda haşlanır. Nohutlar haşlandıktan sonra 200 derece sıcaklığa ulaşan beyaz kum içine bırakılır ve burada nar gibi kavrulurlar.

Ağın’ın Efsanevi Leblebisi Nasıl Üretiliyor?

Bu aşamada, nohudun kumda kavrulma işlemi büyük bir titizlik gerektirir. Sıcakta nohudun hareket etmesi, adeta bir dansa benzetilir. Bu işlem tamamlandığında, leblebiler elekten geçirilir, kabukları soyulur ve tüketime hazır hale gelir. Ağın’da bu yöntem, “nohutun ateş ve kumla dansı” olarak adlandırılır ve büyük bir sabır ve el emeği gerektirir.

Mehmet İkinci: Ağın Leblebisinin Son Ustalarından Biri

Ağın leblebisi ustalarından 3 çocuk babası Mehmet İkinci, eşiyle birlikte yıllardır bu geleneksel leblebi üretimini sürdürüyor. İkinci, “Ağın leblebisi, sadece burada üretilen coğrafi işaretli bir üründür. Nohudunu da, kumunu da Ağın’dan alıyoruz. Bu lezzeti başka yerde yakalamak mümkün değil” dedi.

İkinci ayrıca, bu mesleği sürdürmenin zorluklarına değinerek, “Bu iş çok zahmetli ve yorucu ama çocuklarımız ve geleceğimiz için devam ettirmek zorundayız” şeklinde konuştu. Ancak makineleşme nedeniyle bu kültürün kaybolmaya başladığını da belirtti.

Ağın Leblebisinin Farkı: El Yapımı ve Doğallık

Mehmet İkinci, Ağın leblebisinin el emeği ile üretilmesinin ona eşsiz bir lezzet kattığını belirtti: “Makine üretimi ile el yapımı arasında büyük bir fark var. Leblebinin kilosu şu anda 200 liradan satılıyor. Bazı müşteriler pahalı buluyor ama gelip yapım sürecini gördüklerinde bu fiyatın ne kadar haklı olduğunu anlarlar.”

Geleneksel Üretimi Devam Ettirme Çabası

Mehmet İkinci ve ailesi, Ağın leblebisini yaşatmak ve bu kültürü gelecek nesillere aktarmak için ellerinden geleni yapıyor. “Gücümüz yettiğince bu işi sürdüreceğiz. Umarız gençlerimiz de bu geleneğe sahip çıkar ve devam ettirirler” dedi.