Şehir kulüpleri şehirler için yük müdür? Yoksa o şehrin marka değeri olma yolunda önemli lokomotiflerden birimidir?
Bu soruya doğru cevap verildiğinde kulüplere siyaset ve yerel mercilerin destek olup olmaması noktasında daha sağlıklı adımlar atılabilir..
Hepimizin malumudur ki; ülkemizde birçok şehir kulübü ya belediyeler yada o ilin siyasetçi ve bürokrasisi tarafından desteklenir kollanır ve bir takım maddi kaynaklar oluşturulur..
Yine hepimizce malumdur; Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş gibi spor kulüplerinin astronomik vergi borçları devlet tarafından silinmiş birçok kaynak ve destekler sağlanmış yine devletin çok önemli arazileri tahsis edilmiştir..
Trabzonspor, Gaziantepspor, Osmanlıspor, Ankaragücü, Gençlerbirliği, Diyarbakırspor, Yeni Malatyaspor, Sivasspor gibi başlıca camialara yıllarca direkt devlet ve belediyeler Eli ile sağlanan imkân ve olanaklar hepimizce biliniyor dönem dönem bu haberlere tanıklık ediyoruz..
Söz konusu diğer kulüpler ve şehirler olduğunda herşey çok kolay gelişiyor ama mevzu bahis bizim şehrimiz olduğunda her ne hikmetse binbir türlü mazeretler üretiliyor iş yokuşa sürülüyor..
İlimiz siyasileri belki siyâsetin ve belediyenin bu konuda desteği olmamalı noktasında görüş beyan edip çekimser kalıyor olabilirler..
Bende ilimiz siyasilerine şunları söylemek istiyorum; siyaset ve belediyelerin dahli ve desteği etik ve doğru değil ise neden bu durum diğer illerde tersi istikamette seyrediyor?
Nasıl Gaziantep Belediye Başkanı Fatma Şahin elinde para çantası ile devre arasında soyunma odasına girip prim dağıtabiliyor?
Melih Gökçek hangi amaç, sermaye ve mantıkla Osmanlısporu kurup tüm giderlerini belediyeden karşılayabiliyor?
Keza Samsunspora o şehrin bakanı her türlü pasaral kaynağı nasıl sağlayabiliyor?
Şayet bu yönetime güven duygunuz noktasında bir sorun yaşamıyorsanız yada bizim bilmediğimiz güven kaynaklı bir sorun yok ise destek olmak konumu ve pozisyonundasınız..
Yada bahse konu olduğu üzere ( şayet doğru ise ) köstek olma gibi bir durumun içinde asla olmamalısınız..
Bu yönetimle sorununuz olabilir ama Elazığspor kulübü insanların bilek güreşi yapacağı, güçlerini yarıştıracağı bir alan değildir olmamalıdır..
51 yıllık maziye sahip olan bu kulüp tüm Elazığ halkının takımıdır.
Formalar bu şehrin renklerini ve armasını taşıyor. Olumlu ve olumsuz gidişat, medyaya yansıyan nahoş durumlar şehrin tamamına yansıyor...
Bu kulüp ne Sayın Sedat KARATAŞ'ın ne Karahan ÇELİK'in ne de bir başkasının şahsi takımı, iş yeri değildir.
Dolayısıyla yapılacak destekler sunulacak katkılar KARATAŞ'a, ÇELİK'e yapılmayıp Elazığ'a, Armaya ve insanımıza yapılacaktır..
Gün kavgaları harlandırma, hasımlıkları filizlendirme vakti değil destek olup takımı PLAY OFF a oradan da üst lige çıkarma zamanıdır..
Sen, ben ego yarışına girilecek eski defterler açılacak olursa bu camianın bir yıllık emeği ve çabası zayi olacak herşey boşa gidecektir..
Son bir hamle ile yapılacak girişimlerle takım süper lige çıkıp gelecek para ile tüm borçlar silinip yeni bir sayfa açılabilir..
Kimin elinden ne çaba geliyor ise bugün yapmalıdır. Geçen yılı kinle, ihtirasla kaybettik direkten döndük bu yılı kurban etmeyelim.
Elazığspor siyaset üstü olmalı siyaset üstü kalmalıdır...
