Zordur bu şehirde köşe yazmak. Kısır şehirdir gündemi; çimlerin kuruması, elektriklerin sürekli kesilip açılması, sıradan yemek organizasyonları ve açılışlar üzerine kuruludur.
Kişisel yazılar da yazamazsınız, kimseye dokunamazsınız, incileri dökülür. İnsanları cilalanmak, köpürtülmek, ruhunun okşanmasını isterler.
Eleştiriden hiç hazzetmezler.
Bu da bir tarafa herkes birbirini tanır. İsteseniz de yazamazsınız kırgın bakışlara her an her ortamda denk gelebilirsiniz.
Bizler de hali ile isteğe cevap niteliğinde etliye sütlüye dokunmayan dostlar alışverişte görsün mukabilinden yazılar kaleme alırız!!
Neyse ki Elazığspor var da skandalları hiç bitmez bizlere de yazacak bir şeyler çıkar.
Son günlerde öyle şeylere tanık oluyoruz ki hicap duymamak elde değil. Mevzu düne kadar çimlerin kuruması, elektriklerin kesilmesi iken şimdide takımın yiyeceği yemek, otobüsünün arıza masrafı marka şehir! ( Ha bir de doğunun Paris'i )
Elazığ'ımızın gündemine oturdu. Sağ olsun Sayın Valimiz devreye girmiş kulübün yemek ve konaklama ihtiyacını Erzurumlu iş adamları ve Erzurum belediye başkanı ile çözme çabası göstermiş..
Bu utanılacak durumu ise büyük bir başarı olarak kamuoyuna lanse ettik!!
Utanılacak olan elbette Vali beyin çabası değil, utanılacak olan bizim koca bir Elazığ olarak bu durumlara düşmemiz.
Bazen sosyal medyadan bu durumlar ile alakalı paylaşım yapayım diyorum sonra aklıma sayfamda şehir dışında yaşayan Elazığlı olmayan birçok insanın olduğu geliyor ve yazmaktan UTANIYORUM!
'' Acaba bu insan nasıl bir şehirde yaşıyor ki saha çimleri susuzluktan kuruyor, kulüp binasının elektrikleri parasızlıktan kapanıyor, takımın yemeği Erzurumlular tarafından karşılanıyor '' noktasında düşünürler diye kendimi yazmaktan alıkoyuyorum..
Ben sıradan sorumluluğu olmayan bir vatandaş olarak utanıyorum da acaba şehri yönetenler bu durumdan dolayı utanç duyuyorlar mı diye merak etmiyor da değilim.
İş siyasal bir hal aldığı için yazıp çizmesi, üzerine konuşması gereken bir kısım insanlar da hali ile kimseyi kaybetmemek, herkes ile hoş geçinmek! için uzak durup sadece kıraathane sohbetlerinde gündeme alıyorlar.
Elazığsporun hali pür melali ehemmiyet ve önem sırasında henüz onların dikkatini cezbedecek durumda değildir.
Ben artık konuyu Elazığspor kulübü bağlamında değerlendirmiyorum.
Şehrin düştüğü utanılası tablo noktasında değerlendiriyorum..
Saray kültüründen gelmiş, doğu ve güneydoğu kültürünün etkisinde kalmayıp Harput kalesi gibi kendi medeniyeti ile dimdik ayakta kalmış bu kadim şehir ayakaltı edildi, asil ve soylu insanları yüzü kızaracak durumlara sokuldu ben işin bu tarafındayım.
Merak ediyorum;
Bu işin sorumlusu ve müsebbibi kimler?
Bu işi çözecek olan kimler?
Bu konu üzerine konuşacak olan kimler?
Bu konudan dolayı utanması gerekenler kimler?
Bu yüz kızartıcı tabloya biran evvel son verilmesi gerekiyor.
Bu kadar UTANDIRDIĞINIZ yeter!!