Öyle bir şehirdir ki Elazığ!
Hiçkimse, ben orada yaşananları unuttum, artık birdaha gelmez hatırıma diyemez.
Bu konuda iddialıyım,çünkü hiç ummadık zamanda gelir insanın aklına.
Yok yav deyip küçümsemeyin gakgolar.
Bir kemanın gıjıltısında ,bir cümbüşün tıngıltısında, ve bir kırnatanın dile gelişinde ister istemez hatırlarsın , çok uzaklarda olsan da doğup büyüdüğün, havasına suyuna aşık olduğun memleketin tozlu yollarını.
Ölümüne sevdiğin kızın dokunamadığın saçlarını da hatırlatır sana Elazığ, muradı gözünde kalan arkadaşın tüpçü Kenan’ın acı ölümünü de!…
Sülük gibidir.Yapıştı mı bir cana asla koyvermez.
Nekadar uzakta olursan ol, biranda gelir hetirine.
Hemde en ummadık zamanda!
Sıcacık evinde oturken de gelir, uzun bir yolculukta açtığın radyondan çıplak sesiyle yangın yerine dönen çatalyürekli pala Memet gibilerin ciğerden söylediği türkülerden de.
İtten alemete,, gurttan kıyamete galsanda gelir aklına,silahlı bir çatışmanın ortasında mermisiz kalsan da!
Elazığ’dır bu!
Dedim ya, hiç ummadık zamanda gelir adamın aklına.
Otururken de gelir salaş bir meyhanenin kuytu köşesinde, zulada demlenirken de…
Sevdiğin birinin cenazesinde de hatırlasın Elazığ’ı, bir dostunun düğününün ortasında da.
Sadece buralarda mı?
Hava almak için yürümekte olduğunuz yolda ufakdan hoyrat okuyan birini gördüğünüzde de gelir aklınıza Elazığ!
Defi dömbeleği alıp bir heymede gönül harabayı okuduktan sonra yüzen kurban,yüzen kurban,terlemiş yüzen kurban,ya gel beni size götür yada sen gel bize kurban diyerek alem yapan gençlerin yanında oturan Kato dayının,efkarını yenmek için el atıp kulağa,Böyle bağlar böyle bağlar, Yar başını böyle bağlar.
Kuş uçmaz kervan geçmez, Yıkılsın anam böyle bağlar.Güne düştüm güne düştüm, Gölgeden güne düştüm, Felek muradın olsun, Dediğin anam güne düştüm dendiğinde de hatırlarsın Elazığ’ı!
Kısacası dert ve kasevettir Elazığ!
Lakin biryanı da hep güzelliktir.
Aşktır.
Aşık olmaktır.
Nefes alabilmektir Elazığ!
Bağlanmak olsa da körü körüne,sevgiliye yazıp ancak ayıp olmasın diye gönderemediğin süslü püslü işlemeli pembe mektup gibidir Elazığ!
Deliliktir!
Garbın afakını saran çelik zırhlı duvar gibidir.
Ne kadar kaçsan da ondan unutamazsın.
Gırnatacı şansına benzer ama yaşamasını ve yaşatmasını bilene büyük bir sevdadır Elazığ!
Unuttum deme sakın, veran olursun diyor hepinizi saygı ve sevgilerimle selamlıyorum.
