Av. Gizem Kalay

Yoksulluk Nafakası

Av. Gizem Kalay

Türk Medeni Kanunu’nda sayılan nafaka türleri tedbir nafakası, iştirak nafakası, yardım nafakası ve yoksulluk nafakasıdır.

Bugün bahsedeceğimiz  yoksulluk nafakası boşanmanın eşlerle ilgili mali sonuçlarından biri olup boşanma davalarında uygulamada önemli bir yeri bulunmaktadır.

Buna göre eşlerden birine verilecek olan yoksulluk nafakasına Mahkeme tarafından hükmedilebilmesi için bir takım şartların oluşması gerekmektedir.Bu şartlardan ilki boşanmaya sebep olan olaylarda talep eden eşin kusurunun daha ağır olmamasıdır.Diğer bir deyişle yoksulluk nafakası talep eden taraf, diğer taraftan daha ağır kusurlu ise nafaka talebi reddedilecektir.Ancak tarafların eşit kusurlu veya nafaka yükümlüsünün hiç kusurunun olmaması durumunda yoksulluk nafakasına hükmedebilecektir. 

İkinci koşul yoksulluk nafakası isteyen eşin yoksulluğa düşecek olmasıdır.Yargıtay Hukuk Genel Kurulu yoksulluk şartını ‘’yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür, eğitim’’ gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde gelirinin olmaması olarak belirtmiştir.Buna göre yoksulluk nafakası isteyenin gelirinin olması onun yoksul sayılmasını mutlak olarak engellememekte, yoksulluktan kurtaracak nitelikle ve seviyede olmaması diğer bir deyişle gelirinin yetersiz olması da onun yoksul sayılmasına yeterli olmaktadır.Örneğin Yargıtay’ın asgari ücret düzeyinde gelire sahip olunmasının yoksulluğu ortadan kaldırmayacağına, yaşlılık aylığı ya da özürlülük aylığı alanların talep edenin yoksul sayılmamasını mutlak olarak gerektirmeyeceğine ilişkin kararları mevcuttur. Mahkeme tarafından yoksulluk şartının oluşup oluşmadığı yapılan yargılama ile araştırılarak koşulların varlığı halinde ancak bu karar tahsis edilmektedir.

Üçüncü koşul talep eden eşin yoksulluğa boşanma yüzünden düşmesi yani nedensellik bağının bulunmasıdır.Dördüncü koşul ise evlilik birliğinin boşanma ile sona ermiş olmasıdır.Nitekim ayrılık kararı verilmiş ya da boşanma davası reddedilmiş ise yoksulluk nafakasına hükmedilemez.

Diğer bir koşul ise yoksulluk nafakası talebinde bulunmaktır.Talep olmaksızın Mahkeme tarafından kendiliğinden yoksulluk nafakasına hükmedilemeyeceği gibi talep edilen miktardan fazlasına da hükmedilemez.

Yoksulluk nafakasının açılan bir boşanma davası ile süresinde talep edilmesi halinde başlangıcı boşanma kararının kesinleşme tarihidir.Eğer ki boşanma davası ile birlikte talep edilmemiş ise boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren 1 yıl içinde yoksulluk nafakası ayrı bir dava ile talep edilmelidir.Aksi durumda bu talep zamanaşımına uğrayacaktır.Bu şekilde talep edilmesi halinde yine kararın kesinleşme tarihi başlangıç tarihi olmaktadır.

Türk Medeni Kanunu madde 175 uyarınca yoksulluk nafakasına süresiz olarak karar verilir.Ancak şartlarının oluşması halinde Mahkeme kararı ile yoksulluk nafakasının kaldırılabileceği gibi alacaklının yeniden evlenmesi, eşlerden birinin ölmesi, süreli olarak hükmedildi ise bu sürenin bitmesi ile kendiliğinden sona ermektedir.
 

Yazarın Diğer Yazıları