Etimesgut Belediyespor Deplasmanı’ndan 3 puanla dönmenin mutluluğunu yaşayan Elazığspor, ardından -geleceği önceden belli olsa da- “Ulusal Kulüp Lisansı” alma kriterlerini yerine getiremeyen 6 Kulüp’ten biri olarak, 3 Puan tenzîli cezâsı alındığı haberiyle sarsıldı…
Böylece “sevincimiz kursağımızda kaldı” diyebileceğimiz duygular içerisinde olan bordo-beyazlılar, dün 2. Lig Kırmızı Grup’ta 5 maç sonunda biri evinde, öteki deplasmanda olmak üzere aldığı iki beraberlik sonucunda 2 puanla sondan 2. Sıra’da yer alan GMG Kastamonuspor’u ağırladı…
***
Etimesgut Belediyespor’u deplasmanda yenme başarısını gösteren Elazığspor’un eksiklerini görmeden bir ânda verilen demeçlerle “şampiyon” ilân edilmesi, özellikle bordo-beyazlı genç oyuncuların ayağını yerden kesmeye yetmiş de artmıştı bile!
Bu atmosferde bakılacak olursa; Maç öncesinde rakip takım GMG Kastamonuspor, 19. Sıra’da, galibiyeti bulunmayan, attığı 4 gole karşılık kalesinde tam 11 gol görmüş olmakla, kâğıt üzerinde ilk bakışta hafife alınacak ve ister istemez küçümsenecek konumdaydı!
Ancak, Elazığspor kadar borcu bulunduğunu öğrendiğimiz GMG Kastamonuspor, bordo-beyazlı temsilcimizin aksine “Ulusal Kulüp Lisansı” alma kriterlerini yerine getirebilmiş, açılımı Gün Medya Grup (GMG) olan bir medya şirketinin “isim sponsorluğu” desteğini de sağlayabilmişti?..
***
Sakat ve cezâlı oyuncular dışında genelde kadroyu bozmayan ve bir önceki maçta sahaya sürdüğü 11’de ısrar eden Teknik Direktör Levent ERİŞ’in takım oyununu oturtmak ve kadro istikrarını sağlamak adına doğru olanı yaptığını daha önce de belirtmiştim…
Elazığspor’un bir önceki maçta Etimesgut Belediyespor’u mağlup eden kadrosunda yer alan Muhammed ILDIZ’ın sakatlığı nedeniyle “oynayıp oynamayacağı maç saatinde belli olacak” açıklaması, tam manasıyla gerçekleşti ve Müsabaka İsim Listesi’nde 11’de yer alan tecrübeli oyuncu, devam eden sakatlığı nedeniyle maç başlamadan 11’den çıkarılırken, genç oyuncu Fırat Sefa ile yer değişti.
Ömer YILDIZ’ın da yine sakatlığı sebebiyle tribünde oluşu, ofansîf açıdan zorluklar yaşayan Elazığspor’un hücum gücünü etkileyecek olumsuz etkenlerdi?..
Uzun süre sonra takıma dönen tecrübeli oyuncu Yiğitcan ilk kez bu maçta kadroya alınırken, kulübenin güçlendiği ve Elazığspor’un savunmada olduğu kadar duran toplardaki başarısıyla, ofansîf yönden de önemli bir alternatif kazandığı âşikâr!..
***
İşte bu gelişme ve şartlar doğrultusunda belirlediği 11’i sahaya süren Levent hoca, Kaleci Ahmet’in önünde geçen yıldan kalan sol stoper Onur dışında, sağ stoper Ömer Faruk, sağ bekte Tufan, sol bekte de Hebat olmak üzere 3 yeni ismi de ısrarla oynatarak, hatalarına rağmen savunmanın oturmasını ve uyum kazanmasını sağladı dersek, doğru tespit yapmış oluruz.
4’lü Savunmanın önünde yine defans ağırlıklı oynatılan ve 2 stoperin arasına sokularak âdeta 3’lü savunmada sarkık libero gibi oyunu geriden kuran Kaptan Kadir BEKMEZCİ “tek önlibero” olarak görev yaptı.
Sağ açıkta Yusuf Ensar, sol açıkta Cengizhan, sağ içte Murat CEYLÂN, sol içte Kadir TAŞOĞLU’ndan oluşan bir orta 4’lü ve önlerinde tek santrafor Fırat Sefa’dan kurulu Elazığspor, 4-1-4-1 dizilişiyle başladı maça…
***
Henüz 2. Dakika oynanırken, ceza alanı içindeki topu bir türlü uzaklaştıramayan bordo- beyazlılar, rakip oyuncunun dönerek yaptığı bir aşırma vuruşla topu ağlarında bulunca, ister istemez Elazığspor’un oyun plânı bozuldu?..
Erken gelen golün şokundan uzun süre kurtulamayan bordo -beyazlı oyuncular, skor olarak geriye düşmenin sebep olduğu telâş ve panikle savunmada açıklar verirken, bereket versin ki rakip takım yakaladığı fırsatları beceriksizlik sonucu değerlendiremedi ve farkı artıracak golü bulamadı!
Elazığspor, ilk yarıda; başlangıcı ofsayt olmasa penaltı kazanacağı bir pozisyonda, kalecinin hamlesiyle yerde kalan ve sakatlanan Fırat Sefa’nın oyundan çıkması ve yerine Eren’in girmesiyle zorunlu bir değişiklik yaparken, koskoca 45 dakikada alan daraltmadığı ve pres yapmadığı için rahat oynayan rakip GMG Kastamonuspor’a karşı Cengizhan’ın kaleciden seken bir şutu ile Yusuf Ensar’ın 6 pasta değerlendirmediği bir pozisyon dışında tehlike bile oluşturamadı?..
Fırat Sefa’nın oyundan çıkmasıyla birlikte oyuncu değişikliği gibi takım dizilişinde de değişiklik yapan Teknik Direktör Levent ERİŞ, Kadir BEKMEZCİ’yi sol içe, Kadir TAŞOĞLU’nu da Yusuf Ensar ile birlikte ileri 2’liye kaydırarak 4-4-2’ye döndü…
Cengizhan ile Eren’i de sürekli kanat değişikliğiyle oynatan tecrübeli teknik adam, tüm bu denemelere karşın bordo-beyazlı oyuncuların önlenemeyen panik ve telâşı dolayısıyla, rakip takıma baskı kurduramadı ve Elazığspor bir türlü oyuna hâkim olamadı?
***
İlk yarıyı mağlup bitiren Elazığspor’un, ikinci 45 dakikaya tempoyu artırarak ve özellikle rakibe önde baskı yaparak başlaması, maçın kaderini değiştiren etken oldu…
Alan daraltan Elazığspor, rakibin zamanını da kısaltarak topu kullanmasına ve oyun kurmasına mâni olunca, kalesinde tehlike yaşamayan bordo -beyazlılar ofansîf etkilerini de artırarak gol kovalamaya başladılar.
Elazığspor’a bu tempoyla 20 dakikalık süre yetti ve Kadir BEKMEZCİ’nin sol kanattan kullandığı “duran topa” yükselen stoper Ömer Faruk, Turgutluspor Maçı’nda kaçırdığı golün kopyası pozisyonda bu kez golü attı ve kafa vuruşuyla eşitliği sağladı…
Oyun alanında sergilediği görüntü ve takıma katkısıyla gelişim içerisinde gördüğümüz Yusuf Ensar, Cengizhan’ın başlattığı atakta dar alanda hünerini gösterirken, aldığı topu sağa deplâse olarak yaptığı bitirici vuruşla ağlara gönderdi ve Elazığspor öne geçti…
“Bir takımın en zayıf ânı gol attığı ve golü yediği ândır” prensibi tecelli ederken, Cengizhan, öne çıkan rakip kalecinin üzerinden ve ceza alanı dışından yaptığı mükemmel vuruşla farkı 2’ye çıkardı ve Elazığspor’u rahatlatan golü kaydetti…
***
Elazığspor öylesine rahatladı ki 20 dakika rakibine önde basan ve alan daraltan bordo-beyazlılar, maçın bittiğini
zannedip durunca, kendi yarı alanından uzun toplarla çıkmaya başlayan GMG Kastamonuspor, Elazığspor’un eski oyuncusu sol bek Recep YILMAZ’ın akıl dolu uzun pasıyla pozisyona giren rakip oyuncu Oğuzhan’ın sol çaprazdan Kaleci Ahmet’i avlayan aşırma vuruşuyla farkı bire indirdi!..
Golün ateşlediği rakip takım her türlü riski üstlenirken, bordo -beyazlı takım maçı zora soktu?..
Şişirme toplar, serbest vuruşlar ve sağlı sollu gelişen ataklarla geçen uzatma bölümüyle birlikte, son 17 dakika Elazığspor için âdeta “ızdırap” oldu!
***
Bu arada 2. Yarı’da skorda 1-1’lik eşitlik varken; oyuna 24. Dakika’da Fırat Sefa’nın yerine giren Eren’in 61. Dakika’da oyundan alınması hataydı?
“Genç oyuncuları bağırıp çağırarak değil, severek kazanacağız” diyen Levent ERİŞ, kaptırdığı bir topa kızarak kenara aldığı genç oyuncu Eren’i de kazanmalı, kaybetmemeli!
Oyuncu, hocasının oyna dediği her mevkîde oynar ama; Turgutlu Maçı’ndaki gibi sol veya sağ önde oynatılan sonra Tufan’ın yerine savunmanın sağına çekilen, bu hafta da sonradan girdiği hâlde oyundan alınan Eren’e yapılan bence haksızlıktır?
Yine 4 değişiklikle tamamlanan maçta; Eren -Cihan ASLAN değişikliğinden sonra, 89’da Cengizhan ile Yusuf Ensar’ın yerlerine İzzet ile Selim’in girmesi formalite ve zamana yönelik oyuncu değişikliği tercihleriydi!..
***
Geride kalan periyoda bakıp, gözlem sonucu yaptığımız tespitlere göre yorumlarsak bordo-beyazlı temsilcimizi;
Serik Maçı’nda topa ve oyuna hâkim olan Elazığspor, pozisyon ve gol üretemedi?..
Turgutlu Maçı’nda topa hâkim olan Elazığspor, tempoyu artıramadı ve bulduğu az sayıdaki pozisyonu gole çeviremedi?
Etimesgut Belediyespor’a ilk yarıda 2-0 üstünlük sağlayan Elazığspor, 10 kişi kalan rakibine 2. Yarı’da 1-0 yenildi, ama galip gelindiği için kimse bu gerçeği farketmedi?
Ve 5 maçta 2 puanı olan GMG Kastamonuspor’a karşı ilk yarı 1-0 mağlup olan Elazığspor, 2. Yarı’da 20 dakikada 3 gol bulurken, yine de maçın sonunu zor getirdi?
Cumartesi deplasmanda karşılaşacağımız Bayburt Özel İdâre, 10 kişi kaldığı hâlde 2. Yarı’da Elazığspor’u 1-0 mağlup eden Etimesgut Belediyespor’u bu hafta 1-0 yendi, ayağımızı sağlam basmalı yere ve rakibi asla küçümsememeli!..
***
Özetle; Elazığspor kazanınca hataların üstü örtülmemeli, özeleştiri yapılarak eksikler giderilmeli…
Bir mağlubiyetten sonra yerin dibine batırılmamalı bordo-beyazlılar ve bir galibiyetin ardından da asla şampiyon ilân edilmemeli!
