Tarihinin en kötü ilk 8 haftasını yaşayan Elazığspor, dün 6. Mağlubiyetini aldı…
Her maçın olduğu gibi bu karşılaşmanın da teknik analizi yapılır elbette ama, teknik heyet ile futbolcuların içinde bulunduğu “psikolojik” durumu gözardı ederseniz, soruna teşhisi doğru koyamaz ve daha da önemlisi tedâviyi yapamaz, yani çözümü bulamazsınız?
Hızla kan kaybetmekte olan Elazığspor’un âcil olarak bir müşahedeye değil, müdahâleye ihtiyacı var!
İki hafta önce Elazığspor’un Karabükspor’u 4-0 mağlup ettiği ve bu sezon aldığı tek galibiyetten sonra sosyal medyada kutlama mesajı yayınlayan Elazığ Belediye Başkanı Mücâhit YANILMAZ ne demişti hatırlıyor musunuz?
“Biz bitti demeden bitmez! Millî takımımızın destansı zaferleri için söylenmiş bu söz Elazığsporumuz’da hayat buldu. Yüreğini ortaya koyan futbolcularımıza, teknik heyetimize, yönetimimize ve her zaman takımlarının yanında olan büyük taraftarımıza teşekkür ediyorum!..”
Tabii, Başkan YANILMAZ’ın bu açıklamasını eleştirenler, Elazığspor’un göz göre göre erimesine karşılık hiç sesi çıkmayan başkanın, alınan bir galibiyetten sonra mutluluğunu ifâde etmesine tepki gösterdiler!
Evet, bordo-beyazlı kulübe yönetim oluşturma çalışmaları sırasında sosyal medya hesabından “canlı yayın” yaparak mevcut başkanı Elazığspor’a aday olarak açıklayan Sayın Mücâhit YANILMAZ, o gün yaptığı yanlışın bir benzerini tekrarlamış ve zayıf rakip Karabükspor’u yenmenin ST 1. Lig’de kalmak ve tehlikeyi atlatmak için yeterli olduğunu zannetmişti herhâlde?
Evet, Belediye Başkanına; Elazığspor’a başkan adayını açıklama konusunda “canlı yayın”la sunum yapmasının yanlış olduğunu söyleyip uyarmayanlar, Karabükspor gibi zayıf bir rakibin mağlup edilişinin de kutlama mesajı yayınlamaya değer olmadığını hatırlatıp, yine başkanı uyarmamışlardı!..
***
Tabii bu arada olan-biteni de unutmamak gerek…
Elazığ Milletvekili Sayın Gürsel EROL’un tesisleri ziyâreti ve taahhütünü yerine getirerek sözünde durması sonucu halk nezdinde topladığı sempati, bir takım gelişmelerin yaşanmasına sebep oldu!
Sezon başında transfer tahtasını açmak için kaynakları seferber etmeyen ve tüm çağrılara rağmen harekete geçmeyerek sessiz kalanların, son anda kulüp lisansının alınması ve “3 puan silme” cezasının önlenmesi dolayısıyla kulüpten yapılan “teşekkür” açıklamasıyla gündeme taşınmaları çok “mânidar” karşılandı kamuoyunda?
Zirâ, bir hafta önce Elazığspor Başkanı’nın; “Kulübün anahtarlarını teslim edeceğim ama, telefonuma çıkmıyorlar ki” diye bizzât şikâyetçi olduğu zevata bir hafta sonra özellikle isim zikrederek “teşekkür” etmek, çok da inandırıcı gelmemişti vatandaşa!
Olsun; “Mâdem resmî açıklamayla teşekkür edilme ihtiyacı duyuldu, faydaları olsun da Elazığspor kurtulsun” diye taraftar bir an için unuttu geçmişi ve çok mutlu oldu!..
***
Gelelim maç haftasına…
Elazığspor Tesisleri’nde yoklar konuşulurken, internet bağlantısının olmadığı veya borç dolayısıyla kesik olduğu haberleri gündem oluşturdu?
Oyuncuların bu konuda kendi bireysel limitlerini kullanmaları istenebilir belki ama, sezon öncesinden beri süregelen “elektrik kesintileri” örneğinde olduğu gibi “jeneratör” çözümü insanı mutlu etmez ki aksine psikolojik olarak da olumsuzluk doğurur!
İstanbul’da düzenlenen “Elazığ Günleri” haberlerinin altına yapılan yorumlar, Elazığ’ın tanıtımını amaçlayanların şehrin en büyük STK’sı ve “marka değeri” olan Elazığspor’u yalnız bırakmakla bu hususta çelişkiye düştüklerini ifâde ederlerken, bordo-beyazlı kulübe ilgisiz olup duyarsız kalanların hâlâ boyunlarına Elazığspor atkısı takmalarından duyulan haklı rahatsızlığı da dile getirdiler!
Elazığspor – Gazişehir FK Maçı öncesinde yayınlanan bir haber; bu kez yönetim kurulunun, Elazığspor’a maddi kaynak sağlamak amacıyla yapılan toplantıdan umutlu olduğunu bildirirken, TFF nezdinde girişimlerde bulunduğu ifâde edilen Tolga AĞAR dışındaki milletvekillerinin mâzeretleri dolayısıyla toplantıya katılamadıklarını belirtiyordu!
Ve son bomba patlıyor; oynanacak kritik müsabakada 7’den 70’e herkesi stadyuma çekmesi ve tribünleri doldurması gereken Elazığspor Yönetimi, maç biletlerine yüzde yüz zam yaparak bırakın seyirci toplamayı, mevcut taraftarını bile kaybediyordu?
***
İşte sıraladığımız bu olumsuzlukların etkisinde sahaya çıkan bordo-beyazlı oyuncuların “mental” açıdan rahat olmadıkları, topla buluşmalarındaki tedirginliğin yanı sıra rakiple dalaşmaları ve hakemlere itiraz biçimleriyle haftalardır sergiledikleri agresiflik, son maçta da çok net görülüyordu!..
Denizli’de sahaya sürülen 11’den cezalı olan Mehmet YİĞİT’in yerine Ali Fırat, Kadir TAŞÇIOĞLU’nun yerine TATOS ve Ahmet ARAS’ın yerine de gol umudu olarak Lamine DIARRA’yı görevlendiren Teknik Direktör Orhan KAYNAK, deplasmanda takım direncini artıran 4-1-4-1’den vazgeçerek, maça 4-2-3-1 dizilişiyle başlamakla ve mücâdele gücü yüksek genç Kadir’i yedek soyundurmakla baştan hata yaptı bence?
Gazişehir FK’da, Elazığspor’da forma giymiş eski oyuncularımızdan Rıdvan ŞİMŞEK sağbek, SEGBEFIA orta sahada görev yaparlarken, transfer tahtasının açılacağı söylentileri sırasında bordo-beyazlı temsilcimizle adı anılan Elazığ doğumlu Kaleci Günay da rakip kaleyi koruyan isimdi!
Kaliteli ayaklara sâhip olan Gazişehir FK’da; Gökhan ALSAN ile Kerim AVCI, sergiledikleri performansla “futbol iyi futbolcularla oynanır” tezine iki iyi örnekti!..
***
Maçın başında ayağa isâbetli paslarla topa sâhip olan dolayısıyla da oyunda hâkimiyet kuran rakip takım daha organize ataklar geliştirirken, Elazığspor son haftalardaki formundan uzak Kadir BEKMEZCİ ve dün gayretli de olsa bu sezon gerçek kapasitesinin çok altında bir performans sergileyen Elmar ile TATOS’un aşırı top kayıplarıyla rakip kalede etkili olamadı?
Elazığspor bir gol atar da öne geçerse son haftalarda başarısız olan rakibi yenebilir miyiz diye hesap yaparken, hiç kimsenin bu kadar berbat bir yönetim sergileyebileceğine ihtimâl vermediği Hakem Çağdaş ALTAY çıktı sahneye ve tâbiri caizse Elazığspor’u katletti!..
Elazığspor’un tek gol umudu DIARRA’yı 30. Dakika’da neden ihraç ettiği bile anlaşılmayan bu hakem müsveddesi, 10 kişi bıraktığı bordo-beyazlı takımın elini kolunu bağladı ve kararlarıyla maçın önüne geçti?
Elazığspor’u katlettiği kadar, fauller ve fena hareketlerde yanlış düdükleri, avantaj nedir bilmeyen yönetim tarzıyla her iki takımın da ataklarını kesen Çağdaş efendi, Türk Futbolu’nun ne hâlde olduğunu hakem silüetiyle anlatır gibiydi?
Buna rağmen ilk yarıyı tek farklı mağlup kapayan Elazığspor, 70. Dakika’dan sonra kopan maçta evinde yıllar sonra 5-0 yenilirken, belki ilk golde frikikte iyi yer alamayan Kaleci Soner kurtardığı en az 5 mutlak golle tribünlerden alkış aldı ve bordo-beyazlı takımı tarihî bir hezimetten kurtardı!
Yönetim, Elazığspor’un ST 1. Lig’in İlk Yarısı sonunda kümede kalmasını sağlayacak kadar puan toplaması için bir takım önlemler almak ve mevcut oyuncu kadrosu ile teknik heyeti maddi olduğu kadar mental olarak da rahatlatmaya çalışmak dururken, başkanla taraftarın çatışması bordo-beyazlı takımı hızla uçuruma sürüklüyor!
Elazığspor’un her türlü hakkını korumakla mükellef olan yönetim, maddi sorunları aşamadığı gibi tesislerdeki yoklukları gideremiyor, hakemlerin Elazığspor’u katletmelerine engel olacak kudreti de gösteremiyorsa; Bu yönetimi göreve atayan müsebbipler Sayın Mehmet AĞAR ile işbaşındaki yönetimin başkanını kamuoyuna açıklayıp lanse eden Belediye Başkanı Sayın Mücahit YANILMAZ ayrıca her fırsatta her türlü desteği vereceklerini beyân eden Sayın Milletvekilleri ne düşünüyorlar?
Hızla kan kaybetmekte olan Elazığspor’un âcil olarak müşahedeye değil, müdahâleye ihtiyacı var!
Karabükspor Maçı’nda elde edilen 3 puandan sonra “Biz bitti demeden bitmez!..” diye kutlama mesajı yayınlayan ve 2 sezon önce Elazığspor’un tüm yükünü üstlenen Sayın YANILMAZ, ne diyorsunuz?
Elazığspor bitti mi?
